Mesajı Okuyun
Old 21-01-2008, 16:23   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
21.Hukuk Dairesi

Esas: 2006/5551
Karar: 2007/3049
Karar Tarihi: 01.03.2007

ÖZET: Hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de çalışmanın konusu, sürekli veya kesintili olup olmadığı, başlangıç ve bitiş tarihleri ile alınan ücret konularında tanıkların sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işverenle, işçiyle ve işyeriyle ilişkileri dikkate alınmalı, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği ile bu beyanlar kontrol edilmeli, talep edilen döneme ait işyeri bordrolarında yer alan ve çalışmaları mümkün olduğunca süreklilik arzeden tanıklar dinlenilmeli, gerektiğinde SSK, mahalli idareler veya zabıta yoluyla tespit edilecek komşu veya yakın işyerlerinde kayıtlı çalışanlarının beyanlarına başvurulmalı, varsa vizite kağıtları, ücret belgeleri gibi kanıtlar da değerlendirilmeli, çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde sağlıklı bir biçimde belirlenmeli, ayrıca bu tür davaların kişilerin sosyal güvenliğine ilişkin olduğu ve kamu düzenini ilgilendirdiği göz önünde tutularak gerektiğinde doğrudan soruşturma genişletilmek suretiyle deliller olabildiğince toplanarak sonuca gidilmelidir.

(506 S. K. m. 79) (HGK. 29.06.2005 T. 2005/21-409 E. 2005/413 K.)

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 15.07.1996-20.12.2002 tarihleri arasında çalıştığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.

Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

Davacı, davalı işyerinde 15.07.1996-20.12.2002 tarihleri arasında aralıksız çalıştığını ileri sürerek davalı Kuruma eksik bildirilen çalışmaların tespitini istemiştir.

Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile varılmıştır.

Yasal dayanağını 506 sayılı Yasa'nın 79/10.maddesinden alan bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Çalışma olgusu her türlü delille ispatlanabilirse de çalışmanın konusu, sürekli veya kesintili olup olmadığı, başlangıç ve bitiş tarihleri ile alınan ücret konularında tanıkların sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işverenle, işçiyle ve işyeriyle ilişkileri dikkate alınmalı, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği ile bu beyanlar kontrol edilmeli, talep edilen döneme ait işyeri bordrolarında yer alan ve çalışmaları mümkün olduğunca süreklilik arzeden tanıklar dinlenilmeli, gerektiğinde SSK, mahalli idareler veya zabıta yoluyla tespit edilecek komşu veya yakın işyerlerinde kayıtlı çalışanlarının beyanlarına başvurulmalı, varsa vizite kağıtları, ücret belgeleri gibi kanıtlar da değerlendirilmeli, çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde sağlıklı bir biçimde belirlenmeli, ayrıca bu tür davaların kişilerin sosyal güvenliğine ilişkin olduğu ve kamu düzenini ilgilendirdiği göz önünde tutularak gerektiğinde doğrudan soruşturma genişletilmek suretiyle deliller olabildiğince toplanarak sonuca gidilmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2005/21-495-582, 2005/21-409-413, 2004/21-479-578, 2003/21-634-575 ve 1999/21-549-555 sayılı kararları da bu yöndedir.

Davacının 15.07.1996-01.11.1999 tarihleri arasındaki bir kısım çalışmaları işe giriş bildirgesi ve prim bordroları ile Kuruma bildirilmiştir. Mahkemece yukarıdaki açıklamalar nazara alınarak 15.7.1996-20.12.2002 tarihleri arasındaki süreler yönünden ibraz edilen ücret bordrolarında davacının imzası olanlar saptanıp, imzasını içeren aylık ücret bordrolarına geçmiş sürelerin dışındaki sürelerle ilgili olarak istemin reddine, imzalı olmayan aylık ücret bordrolarındaki süreler ile Kuruma hiç bildirilmeyen süreler yönünden de işverence SSK'ya verilen dönem bordrolarında kayıtlı tanıklar saptanarak, bu tarihler arasında işyeri bordrolarında yer alan tanıkların ve gerektiğinde komşu veya yakın işyeri çalışanlarının beyanlarına başvurularak, davacının işyerinde geçen çalışmalarının üretime yönelik olmayıp traktör şoförü olması sebebiyle taşımacılığa yönelik olduğu dikkate alınarak, işyerinin kapsamı, kapasitesi, niteliği ve işyerinde çalışan başka şoförlerin bulunup bulunmadığı, yapılan işin mahiyetinin devamlılık arz edip etmediği, işyerinin devamlı faaliyette olup olmadığı kuşkuya yer bırakmayacak şekilde Emniyet Müdürlüğü veya Jandarma Komutanlığı, Vergi Dairesi ve Belediye Zabıtası aracılığıyla araştırılmalı, toplanan deliller birlikte değerlendirilerek ve özellikle hizmet akdinin unsurlarından olan bağımlılık unsurunun bir başka deyişle, çalışmanın işverenin emir ve gözetimi altında hazır beklemek şeklinde geçip geçmediği de tartışılarak sonuca gidilmelidir.

Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile istemin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 01.03.2007 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
*************************************