Mesajı Okuyun
Old 07-05-2009, 13:25   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan Yol gösterecek karar

T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/10053
K. 2005/16681
T. 10.11.2005
• İFANIN İMKANSIZ HALE GELMESİ ( Taşınmazın Davacıların Elinden Kesinlikle Çıkmış Olduğunun ve Davacılar Adına Tescil İmkanının Kalmadığının Anlaşılması Nedeniyle Davacılar Ancak İfanın İmkansız Hale Geldiği Tarihteki Taşınmazın Kaim Değerini İsteyebileceği )
• TAŞINMAZIN KAİM DEĞERİ ( Taşınmazın Davacıların Elinden Kesinlikle Çıkmış Olduğunun ve Davacılar Adına Tescil İmkanının Kalmadığının Anlaşılması Nedeniyle Davacılar Ancak İfanın İmkansız Hale Geldiği Tarihteki Taşınmazın Kaim Değerini İsteyebileceği )
818/m.117
ÖZET : Taşınmazın davacıların elinden kesinlikle çıkmış olduğunun ve davacılar adına tescil imkanının kalmadığının anlaşılması nedeniyle davacılar ancak ifanın imkansız hale geldiği tarihteki taşınmazın kaim değerini isteyebilirler. O nedenle, mahkemece taşınmazın 3.şahıslar tarafından açılan davanın kesinleşme tarihi itibariyle, yani ifanın imkansız hale geldiği bu tarih itibariyle kaim bedeli bulunup, bu miktarın yasal faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü:

KARAR : Davacılar, Toprak Tevzi Komisyonunca 6000 metrekarelik yerin 1955 tarihinde murisleri Halil Görür'e verildiğini,1956 tarihli tapulama tutanağı ile murisleri adına tespit edildiğini,aleyhlerine açılan kadastro tespitine itiraz davası sonucu 3. şahıslar adına kesinleştiğini ileri sürerek aynı vasıfta bir taşınmazın verilmesini, olmazsa fazlası saklı tutulup dava tarihindeki raiç değerinin faizi ile birlikte tahsilini istemiş, bilahare 25.4.2005 tarihinde davasını ıslah ederek dava dilekçesinde 15.000 YTL olarak gösterdiği değeri, 25.800 YTL.ya çıkartıp, davalıdan tahsilini istemiştir.

Mahkemece, davanın bilirkişi raporu doğrultusunda kabulü ile davalıdan davacı Hüseyin için 22.575 YTL.nin, davacı Durdu için 1875 YTL.nin dava tarihinden itibaren kapitilazasyon faizi ile tahsiline hükmedilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2-Davacılar, Toprak Tevzi Komisyonunca murisleri adına verilen taşınmazın 3. şahısların açtığı dava sonucu kesinleşmiş mahkeme kararı ile ellerinden alındığını bildirerek eldeki davayı açmışlardır. Mahkemece bilirkişinin kapitalizasyon faizini esas alarak dava tarihi itibarı ile yaptığı değerlendirmeye itibar edilerek hüküm kurulmuş ise de ; Ceyhan 2. Kadastro Mahkemesinin 1982/9 esas, 1996/71 sayılı kararı 1.7.1997 tarihi itibarı ile aleyhe kesinleşmiş olup,bu tarih itibarı ile taşınmazın davacıların elinden kesinlikle çıkmış olduğunun ve davacılar adına tescil imkanının kalmadığının kabulü gerekir.

Öyle olunca davacılar ancak ifanın imkansız hale geldiği tarihteki taşınmazın kaim değerini isteyebilirler. O nedenle, mahkemece taşınmazın 3.şahıslar tarafından açılan davanın kesinleşme tarihi olan 14.7.1997 tarihi itibariyle, yani ifanın imkansız hale geldiği bu tarih itibariyle kaim bedeli bulunup, bu miktarın yasal faiziyle tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerden dolayı davalının sair temyiz itirazlarının reddine,2. bent gereği temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, 10.11.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.