Mesajı Okuyun
Old 06-06-2007, 16:50   #11
Av.Hatice Çilenger

 
Varsayılan şiddet olgusu yasanın uygulamasunda zorunluluk olarak uygulanıyor

4320 sayılı yasa bir reform olmadığı gibi bazı hallerde iyiniyetli olmayan tarafın işine dahi geliyor.Şöyle ki Boşanma davası açan kadın eşinin öfkesinden korktuğu için bir yakınının evine sığınıyor evde oturan kocayı evden çıkartmak mümkün olmuyor 4320 sayılı yasa kapsamında savcılık nezdindede girişimimiz oldu Aile mahkemesindede .Bu yasadan yararlanıp bir koruma tedbiri alabilirmiyiz diye..Müvekkilem bayanın, çocuğu ile evinde oturmasını sağlamaya çalıştık, maalesef tanıklara sorulan Şiddet uyguluyor mu ?sorusu cevabı olumlu olmadığı için tedbir uygulaması kararını vermiyorlar. Sonuç mu ? Koca evde tek başına oturuyor ve boşanmayacağım diye direnç gösteriyor ,kadın ise kardeşinin evinde üstelik alzheimer hastası olan bir evde, sığıntı konumunda , çocuk 17 yaşında üniversiteye hazırlanıyor.Ama bu sıkıntılı durumu yaşamakta devam ediyorlar seçenek yok ..Bence bu örnek yasanın reform olup olmadığının göstergesi Üstelik müşterek konut kadının babadan kalmış mirası..
Yasa kadının evde kalıp ,kocanın dışardan müdahalesini engelleyerek koruma sağlamayı hedeflemiş kocayı eve yaklaştırmamak mantığı üzerine kurulmuş,oysa görüyorsunuz yarattığı korku ile eve eğemen olanlar var.boşanma davasına rağmen evi terketmeyen kocayı nasıl çıkaracağız evden..Bu durumda yasa yetersiz kalıyor .Birde durumu ağırlaştıran, katiyen yoruma girmeyen olayı ceza davalarındaki gibi tedbir kararı vermede dayağı suçu unsuru gibi olmazsa olmaz değerlendiren hakim ve savcılarıda düşündüğünüzde yasa pek gösterişte kalıyor.













Alıntı:
Yazan hukukçu42
Bu yasa ailenin korunması noktasında bir reform mudur, yoksa infaz kabiliyeti bulunmayan bir metin midir?


Savcılık koruma kararının uygulanması nasıl izleyecektir. Her şiddet gören ailenin başına bir kolluk koymak mümkün değildir. Sonuçta eve girmemesi yönünde tedbir kararı verilen eş herşeye rağmen eve girecek, ailesine karşı belki de daha fazla saldırgan bir ruh haliyle şiddet uygulayacak şiddet gören eş bir fırsatını bulup kolluk kuvvetlerine başvuracak ve yasa işte bundan sonra aileyi koruya bilecektir.

Yasa her ne kadar aileyi koruma amaçlı çıkartılmış olsa da işlerliği için yine bir şiddet olgusuna ihtiyaç(!) var gibi.

Siz ne dersiniz?