Konu: Vuk 359
Mesajı Okuyun
Old 01-12-2009, 14:59   #2
Av. Ayşegül Okçu

 
Varsayılan

Merhabalar. VUK md. 359 ile düzenlenen suç şekli bir suç olup defter ve belgeleri ibrazdan kaçınma ile suç oluşmaktadır. Ancak müvekkilinizin yaklaşık 5 yıl önce işi terk ettiğini ve istenen belgelerin de 2004 yılına ait olduğunu belirtmişsiniz. Şayet defter ve belgeler incelemeye esas olarak değil de işi terk nedeniyle istenmiş ise suç oluşmayacağına yönelik Yargıtay kararı var. bu kararı aşağıya ekliyorum.

T.C.

YARGITAY

9. CEZA DAİRESİ

E. 1996/3378

K. 1999/7656

T. 10.12.1996

• DEFTER VE BELGELERİ İBRAZ ETMEMEKLE SUÇ OLUŞMAMASI ( İşi Terkeden Sanığın Elinde Kalan Belgelerin İptal İçin İstenmesi )

• İŞİ TERKEDEN SANIĞIN ELİNDE KALAN BELGELERİ VERGİ DAİRESİNE İBRAZ ETMEMESİ ( Defter ve Belgeleri İbraz Etmemek Suçunun Oluşup Oluşmaması )

• VERGİ ZİYAINA SEBEBİYET VERİP VERMEME DURUMUNUN ARAŞTIRILMASI ( İşi Terkeden Sanığın Elinde Kalan Defter ve Belgeleri İbraz Etmemesi )

• PARA CEZASINA VE TEDBİRE ÇEVRİLEN HÜRRİYETİ BAĞLAYICI CEZALAR ( Esas Alınacak Miktar )

• HÜRRİYETİ BAĞLAYICI CEZALAR ( Para Cezasına ve Tedbire Çevrilirken Esas Alınacak Miktar )

213/m.344,359

765/m.2

647/m.4

ÖZET : Sanığın işi terki nedeniyle elinde kalan belgelerin iptali için istenilmesi halinde defter ve belgeleri ibraz etmemek suçunun yasal unsurları oluşmaz.
Defter ve belgelerin ibraz edilmemesiyle vergi zıyaına sebebiyet verilip verilmediği araştırılmalı sonra hukuki durum tayin edilmelidir.
4008 sayılı Yasa ile değişik 359/1. ve TCK'nun 2. maddelerine göre hürriyeti bağlayıcı cezanın 647 sayılı Yasanın 4. maddesindeki miktarlar üzerinden para cezasına veya diğer tedbirlere çevrilmesi gerekir.
Kısa kararda, VUKnun 4008 sayılı Yasa ile değişik 359. ve TCK'nun 2. maddelerine aykırı olarak fer'i ceza tayini yasaya aykırıdır.
DAVA : 213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefetten sanık Müjgan'ın yapılan yargılaması sonunda; mahkumiyetine dair ( Burhaniye Asliye Ceza Mahkemesi )nden verilen 9.2.1996 gün ve 1994/160 esas, 1996/24 karar sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi sanık vekili tarafından istenilmiş olduğundan, dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR : 1- Sanığın defter ve belgelerinin vergi incelemesi yapılmak üzere değil, işi terki nedeniyle elinde kalan belgelerin iptali için istenilmesi karşısında sanığa atılı suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığının gözetilmemesi,
2- Kabule göre de;
a ) 4008 sayılı Yasa ile değişik 344 ve TCK.nun 2. maddeleri hükümlerine göre isnad olunan suçun oluşabilmesi için kastın varlığını ortaya koyacak vergi ziyaının mevcudiyeti gerekmekle, somut olayda sanığın istenilen defter ve belgeleri ibraz etmemesiyle vergi ziyaına sebebiyet vermiş olup olmadığı araştırılıp saptandıktan sonra hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
b ) 4008 sayılı Yasa ile değişik 359/1 ve TCK.nun 2. maddeleri hükümlerine göre hürriyeti bağlayıcı cezanın 647 sayılı Yasanın 4. maddesinde öngörülen miktarlar üzerinden para cezasına veya diğer tedbirlere çevrilmesi gerektiğinden sanayi sektöründeki asgari ücretin yarısı üzerinden çevrilmesi suretiyle fazla ağır para cezası tayini,
c ) Tefhimle hükmün esasını teşkil eden kısa kararda, 213 sayılı Kanunun 4108 sayılı Kanunla değişik 359 ve TCK. nun 2. maddelerine aykırı olarak fer'i ceza tayin edilmesi,
SONUÇ : Yasaya aykırı ve sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi ( BOZULMASINA ), 10.12.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.


Ayrıca mesajınızda sanığın defter ve belgeleri daha sonra ibraz etmek istediğinden bahsetmişsiniz. Bu durumda da suç oluşmayacağına ilişkin bir Yargıtay kararı var. Bu kararı da ekliyorum.



T.C.

YARGITAY

11. CEZA DAİRESİ

E. 2001/5066

K. 2001/5853

T. 28.5.2001

• 213 SAYILI VERGİ USUL YASASINA AYKIRILIK ( İstenilen Defter ve Belgelerin Sanıklar Tarafından Kaybedilmesi Nedeniyle İbraz Edilememesi )

• DEFTER VE BELGELERİN KAYBEDİLMESİ ( İstenen Defter ve Belgelerin İbrazı Sağlanarak Kaybolup Kaybolmadıklarının Kesin Olarak Belirlenmesinin Gerekmesi )

213/m.359/1

Y. CGK. Kararı - 23.11.1999 tarih ve 11/73 - 288 s.

Y. CGK, Kararı -17.12.1990 tarih ve 312/340 s.

ÖZET : İstenen defter ve belgelerin ibrazı sağlanarak kaybolup kaybolmadıklarının kesin olarak belirlenmesi, kaybolduklarının tesbiti halinde, Ceza Genel Kurulu kararlarına göre usulune uygun tebligat aranmayacağı gözetilip, suç ve suçlu arasındaki illiyet bağı ile temsil yetkisinin bölüşümündeki sınırlar araştırılarak sonucuna göre cezai sorumluluğun takdiri gerekir:
DAVA : 213 sayılı Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan sanık Hikmet'in yapılan yargılanması sonunda: 213 sayılı Kanunun 359/1. maddesi gereğince 3.189.375.000 lira ağır para cezasıyla mahkumiyetine dair ( İmamoğlu Asliye Ceza Mahkemesi )nden verilen 13.1.2000 gün ve 1999/34 Esas, 2000/4 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık vekili tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığının bozma isteyen 2.5.2001 tarihli tebliğnamesi ile daireye gönderilmekle incelenerek gereği görüşüldü:
KARAR : Vergi Inceleme Raporu ekindeki 19.2.1998 tarihli tutanakta, istenilen defter ve belgelerin sanıklar tarafından kaybedildiği için ibraz edilemediğinin yazılı olmasına, duruşmada ise sonradan bulunduğu savunulmasına göre, istenen defter ve belgelerin ibrazı sağlanarak kaybolup kaybolmadıklarının kesin olarak belirlenmesi, kaybolduklarının tespiti halinde ayrıntıları Ceza Genel Kurulu'nun 23.11.1999 gün ve 11/73-288 sayılı kararında açıklandığı üzere usulüne uygun tebligat aranmayacağı gözetilip ve hakkında verilen hükmü temyiz etmeyen diğer sanıkla birlikte şirket temsilcisi olarak yetkili kılındığı anlaşılan sanığın, Ceza Genel Kurulu'nun 17.12.1990 gün ve 312/340 sayılı kararında açıklandığı gibi suç ve suçlu arasındaki illiyet bağı ile temsil yetkisinin bölüşümündeki ağırlık ve sınırlar araştırılarak, sonucuna göre cezai sorumluluğunun taktiri ve tayini gerekirken, eksik soruşturmayla mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi CMUK.nun 321. maddesi uyarınca ( BOZULMASINA ), 28.5.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.



Bu kararların olayınıza uygun olduğunu düşünüyorum. İyi çalışmalar