Mesajı Okuyun
Old 01-04-2011, 13:21   #168
avsevalberber

 
Soru merhaba

Alıntı:
Yazan Av.Ozan Kayahan
Sanal Mesleki Madalyam

Bu anım, 1981 yılında öğrencilikle başlayan mesleki hayatımın ilk anısı olmasa bile bende iz bırakan en önemli anısı olduğu için ilk sırada yazılmayı hak ediyor. Nedir bu anının özelliği, 1992 yılında Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun oldum. Ancak, dört yıllık öğrenim hayatımı aynı zamanda takip memuru olarak çalışarak bitirdiğim için İstanbul Adliyesi’nde beni hakimler dahil tüm çalışanlar tanıyordu. Bu zaman dilimi içinde, İstanbul İcra Mahkemesi eski adı ile Tetkik Mercii Hakimi bir bayan vardı. Titizliği ve dosyasını bilmeyen ve takip etmeyen avukatlara yönelik duruşma sırasında verdiği tepkiler nedeni ile çekinilen bir hakimdi. Gerek takip memuru olduğum dönemde, gerekse staj dönemimde çalıştığı mahkemeye verilen dilekçelere havale aldığım sırada yaptığımız konuşmalar nedeni ile bana yönelik bir göz aşinalığı vardı.

Mezuniyet sonrası, stajımın ikinci altı ayı, yani, icra mahkemelerinde duruşmaya girme yetkisine sahip olduğum süreçte, sözkonusu hakimin mahkemesinde bir duruşmaya girdim.

Bana; “- Stajyer kimliğini göster!” diyen hakime cevaben; “-Baro nezdinde işlerimiz o kadar gecikerek yürüyor ki, kimlik alana kadar stajım sona erir.” diye cevap verdim. Bu cevabım sert bir karşılığını bekliyordum ki, herhangi bir cevap almadan, duruşma ertelendi.

Aylar sonra, stajım sona ermişti. Yine aynı mahkeme ve yine aynı hakimin nezdine devam eden bir duruşma bu kez cüppeli olarak girdim. Ben duruşma salonuna girince, hakim, mübaşire dönüp; “-Duruşma salonunu boşaltın!”dedi. Şaşırdım, şaşkınlığın genelde iki sonucu olur, ya sevinç ya da üzüntü, ben hangisi ile karşılacağımı ve büyük bir ihtimalle, ”stajyer avukat iken, verdiğim ters cevabım yanıtı şimdi alacağım” diye düşünürken, mahkeme salonu boşalmış, hakim, zabıt katibi ve ben kalmıştık.

Hakim hanım, bana döndü ve; “-Sen çok iyi bir avukat olacaksın, iyi avukatlık dosyalarını iyi takip etmekle olur.” dedi. Hakim hanım’ın, bu sözleri bir öğütle birlikte, avukatlığımın ilk aylarında yakama takılan sanal bir mesleki madalya gibiydi, şaşkınlığın sevinç dolu yüzü ile karşılaşmıştım.

Üzerinden, yaklaşık 20 yıl geçen bu anı unutmama imkan yok ve madalyamı aynı gururla taşıyorum ve çalıştığı tüm kurumlar ve çevremdeki avukat veya avukat olmayanlardan gelen tepkiler “başarılı bir avukat” olduğumu onaylar sözler oldu hep.

Hakim hanım’ın öğüdüne uydum ve onu mahcup etmedim.

http://www.naimdemirci.av.tr/mesleki...eki-anilarim-1




Merhaba, anıları okuyordumda birşey dikkatimi çekti sizinlede paylaşmak istedim. Yukarıdaki anının hemen hemen aynısını 03.11.2009 tarihli 122 nolu mesajda okumuştum. Siz link vermişsiniz.