Mesajı Okuyun
Old 30-03-2020, 15:47   #2
Av.Burak Can Yaz

 
Mesaj

Meslektaşım öncelikle iyi günler diliyorum. Açıkçası güzel bir konuya temas etmişsiniz. Kanundan yola çıkarak çözüme ulaşmaya çalışacak olursak eğer;

Öncelikle TBK madde 225'de "satıcının ağır kusurunun sonuçları" başlığı altında düzenlenen hükme bakmamız gerektiğini düşünüyorum. İlgili hüküm :

"Ağır kusurlu olan satıcı, satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulamaz" şeklindedir.

Tersten lafzi yorum yapacak olursak, ağır kusurlu olmayan satıcının "satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kurtulabileceği" sonucuna ulaşmış oluyoruz.

Nitekim konuya ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2017/776 Esas sayılı, 20/12/2018 tarihli güncel kararında;

"Kapalı otopark kotunda açık havuzun alt kısmında sosyal tesis inşa edilmesi ve bu yerde yalıtım sorunlarının yaşanması şeklindeki tüketici iddiası yukarıda ayıp ile ilgili yapılan açıklamalarda değinildiği üzere açık ayıp mahiyetinde olup, yerel mahkemece davacı tüketicinin bu iddia yönünden süresinde ayıp ihbarı yapılmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerektiğine işaret eden Özel Daire bozma kararına uymak yerine direnme kararı vermesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bu yönden bozulmasını gerektirir.

Davacı tüketicinin satın aldığı taşınmazın bulunduğu site içerisindeki bazı blokların bodrum katlarında kanalizasyon ve su basması sorunlarını doğuracak şekilde atık su tesisinin sorunlu çalışması, izolasyon eksikliğinin göstergesi yer yer ortak alanlardaki duvar kabarmaları, su geçirmez pis su borusu kullanılmaması, interkom sisteminin kötü montaja bağlı karşı göstermesi şeklindeki iddiaları mahkemece sonradan ortaya çıkan gizli ayıp olarak nitelendirilmiştir. Ne var ki ayıpların süresinde bildirilmediği yönündeki davalı savunması göz önünde bulundurulduğunda, davacı tüketici gizli ayıplar için ihbar yükümlülüğünü süresinde yerine getirdiğini yasal delillerle ispatlamak zorundadır.
"

şeklinde ifadeye yer verilmiştir. Bu karardan yola çıkılarak TBK 231/2 nin uygulama alanı konusunda bir fikir oluşturulabilir kanaatindeyim.

Umarım sorunuza bir nebze olsun cevap olabilmiştir. İyi çalışmalar diliyorum.