Mesajı Okuyun
Old 29-01-2006, 20:41   #43
mehmetdemirlek301

 
Varsayılan

Tüm insanlar yasalar önünde eşittir.T.C. de de öyledir.Öyle ki; bu AY ile güvence altındadır.Kadın erkek eşitliği dediğimiz kavram da insan hakları içerisinde ele alınmalıdır.Burada kasdedilen eşitlik MUTLAK EŞİTLİK değildir, farazi eşitliktir.
Fakat gerçekte her insan eşt değildir.Milyonlarca insan birbirinden farklıdır.Fiziki olarak, eğitim olarak, düşünce yapısı olarak v.s.Eşitliği mutlak anlamda yorumlarsanız, bir devlet kurumunda çalışan 100 kişi varsa, bunların işbölümünü kurayla yapmanız gerekir.Genel müdürü de bu 100 personelin içerisinden kurayla belirlemeniz gerekir.O halde bir işverenin eleman alırken yaptığı kadın veya erkek tercihi kimi niye ilgilendiriyor.E bazı işlerde de kadınlar özellikle tercih ediliyor, kimse kalkıp da demiyor ki; niye erkek olarak bana eşitsizlik yapılıyor.Bir kadın vereceği mücadeleyle çok önemli yerlere gelebiliyor ülkemizde.Gelemeyenler varsa da bu o toplumdaki gerikalmışlığın bir ürünüdür.Zira toplumun bazı kesimlerindeki gerikalmışlık kadın-erkek eşitsizliği sorunu da değil, eğitimsizlik-gerikalmışlık sorunudur.O toplum gerektiği şekilde eğitime tabi tutulursa bu tür yakınmalar da kendiliğinden ortadan kalkacaktır.Kadınlar lehine istediğiniz kadar yasalar çıkarın, sosyo-ekonomik yapı değişmedikçe kadınlar her zaman mağdur görüneceklerdir.Ama mağdur olan aslında o kadınlar değil, o kadınların içinde bulunduğu toplumdur.Zira, çıkarılan anti-erkek yasaları her zaman kadın lehine de olmuyor, aşağıda örneğini verdiğim gerçek bir olayda olduğu gibi,
Bilindiği gibi, Türk Medeni Kanunu'nun yeni düzenlemesiyle edinilmiş mallara katılım sistemi benimsedi.Bunun temelinde Türkiye şartlarında kadınların mağdur olduğu fikri yatmaktaydı.Kadın olan bir müvekkilim, çalışmasıyla elde ettiği 1 daire ve 1 arabasını, bu mallara hiç katkısı olmayan, şu an boşanmak durumunda olduğu kocasıyla paylaşmak zorunda kalma tehlikesiyle karşı karşıya.Kadın hakları derken KANTARIN TOPUZU fazla kaçmıyor mu bazen...