Mesajı Okuyun
Old 17-11-2002, 21:36   #43
Av. Adil Giray ÇELİK

 
Varsayılan

Tüm Katılımcılara;

Alıntı:
Fakat, ne yalan söyleyeyim, cübbenin kutsiyeti üzerine verdiği bu vaaz (kullandığım sözcük rahatsız edici ise özür dilerim, ama düşüncemi ifade edecek uygun başka bir şey bulamadım!) beni üzdü. Üzülmenin yanısıra bir kızgınlık hissi de uyandırdı.

Alıntı:
Ama bir sembol, ancak bu kadar abartılabilir.

Alıntı:
bu anlayış, avukatlığı bir tür masonik faaliyet ve Baroları da masonik örgütlenme olarak gören bir anlayıştır. Ve bu konu başlığında tartışması yapılan cübbeye atfedilen bütün o meziyetler ve fetişleştirmeler tam da bu zihniyetten kaynaklanmaktadır

Alıntı:
'78 Kuşağı'ndan bir meslektaşınız olarak genç arkadaşlara tavsiyem, cübbeci meslektaşlarımızdan birinin kabul ettiği gibi asla avukatlığı bir amaç olarak görmeyin! O bir araçtır; diğer şeylerin yanısıra, toplumumuzda demokratik hak ve özgürlüklerin kazanılması uğraşında kullanılabilecek bir araç.

Alıntı:
Halkımızın kullandığı "Avukat gibi konuşuyorsun" lafına hak verdirecek ve toplasanız bir broşür kapsamına ulaşacak olan bütün o yazdıklarınız, bu konuya açıklık getirmekten uzaktır. Ama bu durum, şunu da göstermiştir: Avukatların önemli bir kesiminin ne kadar şekilci bir bakış açısına ve düz mantığa sahip olduğunu ve zihinlerinin pozitivizmle malül olduğunu...


Av. Seyit Nusret Öztürk ün Mesleki Giysi ile ilgili bir konuda yukarıda kısa alıntılarla belirttiğim şekilde konuyu kişiselleştirerek değerlendirmesinden derin üzüntü duyduğumu belirtmek isterim.
Belirtilen konuda mutlaka yanıt vermem için onlarca kişisel ileti aldığımı belirterek konuya açıklık getirmek istedim.

Sayın Öztürk e sadece Giysiye İlişkin forum alanında yer alan görüşlerimin tamamını dikkatlice okumadığını aktarmak isterim.

Yargılama usul hukukunda geçmişte ve günümüzde iki görüş çatışmaktadır. Bir görüş yargılamanın son derece basit ve sade biçimde, abartmadan, hatta halka kapalı biçimde yapılması yönündedir. Bu görüşün tarih boyunca özellikle totaliter rejimlerde olduğu gözlenmiştir. Diğer görüşte ise yargılamanın çok eski zamanlardan bu yana kutsal bir tören havasında, halka açık yapıldığı, bu törenin hukukun temel kavramlarına ve insana duyulan saygının bir yansıması olduğu belirtilir. Aynı görüş yargılamada şekil koşulunun belirli sınırlar içerisinde devam etmesini savunur.

Bu anlamda yargılamanın ayrıntılı biçimde kurum ve kuralları ile yapılmakta olduğu eski Roma da ve Yunan da yargılama öncesi mahkemelerin yıkandığını ve bu kutsal törene özenle hazırlandığı yazılı kaynaklarca belirtilmektedir.

Mesleki Giysi "Cübbe" böyle bir anlayışın sembolüdür. Bu sembol sadece savunmanlar için değil yargının diğer unsuru olan savcılar ve yargıçlar içinde geçerlidir. Dünyanın bazı ülkelerinde savunmanlar özel giysi giymemekle birlikte, bilebildiğim dömokratik ülkelerin tamamında yargıçlar yargılama sırasında özel bir giysi giymektedirler.

Geçmişte eski Sovyetler Birliği ile Doğu Bloku ülkelerinin tamamında savunmanlar yargılama sırasında mesleki giysi kullanmamaktaydılar. Bulgaristan Barolar Birliği Başkanı Trayan Markovsky bu araştırmamızdan duyduğu sevinci belirterek, yargılamada savunmanların özel giysi kullanması için Bulgaristan Avukatlık Yasasında bir değişiklik yapılması için çalışmalara başlandığını belirtmektedir.

Başka bir unsur olan Avukatlık Mesleğine başlangıçta edinilen Meslek Andı nın bir çok ülkede olduğunu ve en kısa yemin metninin ülkemizde yer aldığını da belirtmek isterim.

Yargılama hukuk biliminin felsefe, sosyoloji ile yoğrularak en güzel konuşma biçimi ile sergilenmesidir. Yargılama, o ülkedeki hukukun üstünlüğünün somut göstergesi olmaktadır. Bu nedenlerle çağdaş hukuk devletlerinde hukuka verilen önem adliyelerede yansır. En güzel binalar adliye binalarıdır.

Günümüz koşullarında Çağdaş Dunya, hukuka ve yargılamaya olan saygısını onun sembollerine duyduğu saygı ile belirtmektedir. Bu saygı gücünü ve gıdasını halktan ve hukukun evrensel değerlerinden alır. Bu saygının içerisinde canlı ve cansız nesnelere tapınma yoktur.

Anadolu'nun bir kentinde sınırlı olanaklar ile nacizane araştırmalar yapmaya, mesleğe katkıda bulunmaya caba gösteren bir meslektaşınız olarak, mesleki bir sembolün anlatımı çabası içerisinde iken, bir meslektaşımdan aldığım ağır eleştiriden derin üzüntü duyduğumu ve yaralandığımı bir kez daha ifade etmek isterim.

Selam ve Saygılarımla.
Av. Adil Giray Çelik