Mesajı Okuyun
Old 02-06-2020, 16:22   #2
dermez

 
Varsayılan

Merhaba,

Sanırım müvekkiliniz 5607 S.K. m.3 veya 4733 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca ceza aldı. 5607 S.K. m.3/5'de taşıyan kişiye de ceza verileceği belirtiliyor. 4733 sayılı Kanun'un 8. maddesinde de "Tütün, tütün mamulleri, etil alkol, metanol ve alkollü içkiler piyasasında Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığından gerekli izinleri alarak veya almadan mal veya hizmet üreten, işleyen, ihraç
veya ithal eden, pazarlayan, alan veya satan gerçek ve tüzel kişilere aşağıda yazılı idarî yaptırımlar
uygulanır."
diyor.

Burada ceza ile hukuki olaylar açısından ayrım yapılması gibime geliyor. Ceza bakımından kaçak malı sadece taşımış ve taşıyor olduğunu biliyor olması veya yani illiyet bağı bulunması suçu işlemesi için yeterli gibi görünüyor. Bu konuda kaçakçılık suçlarında daha uzman bir meslektaşımız yardımcı olabilir sanıyorum.

Bununla beraber tırın müvekkiliniz adına kayıtlı olması veya sözleşme sonucunda müvekkilize ait olduğu sonucuna varılarak mahkemece cezadan sorumlu kişinin müvekkiliniz olduğu sonucuna ulaşılmış ve ceza verilmiş anladığım kadarıyla.

Bu durumda ceza davasında temyiz yoluna giderseniz tırın müvekkilinize ait olmadığı ispat edilse bile taşıma fiilini bilerek yapmışsa eğer illiyet bağı kurulacağı için yine ceza alır sanıyorum.

Ama siz bu ceza kararını kullanarak tırı müvekkilin üzerine almak istiyorsanız bu durumda önce ihtarname ile tırın verilmesini ve verilmezse asliye hukukta istihkak davası açarak malın müvekkilinize verilmesini talep edebilirsiniz sanıyorum.

Yardımcı olabileceğini düşündüğüm kaynakları aşağıda ekledim.


İlgili Mevzuat:

5607 Sayılı Kanun Madde 3: (5) Birinci ila dördüncü fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesine iştirak etmeksizin, bunların
konusunu oluşturan eşyayı, bu özelliğini bilerek ve ticarî amaçla satın alan, satışa arz eden, satan, taşıyan veya
saklayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.


4733 Sayılı Kanun Madde 8: Tütün, tütün mamulleri, etil alkol, metanol ve alkollü içkiler piyasasında Gıda, Tarım ve
Hayvancılık Bakanlığından gerekli izinleri alarak veya almadan mal veya hizmet üreten, işleyen, ihraç
veya ithal eden, pazarlayan, alan veya satan gerçek ve tüzel kişilere aşağıda yazılı idarî yaptırımlar
uygulanır.


Yargıtay Kararları: (Ceza ve araç satışı ile ilgili devam eden ve açacağını davalarda yardımcı olabilir.)

(T.C YARGITAY
.Hukuk Genel Kurulu
Esas: 2017/ 1367
Karar: 2018 / 249):


"haksız müdahalenin önlenmesi, araç teslimi ve tescili; karşı dava, sahte belgelerle yapılan noter satışına istinaden oluşturulan trafik kaydının iptali ile tescili istemlerine ilişkindir. ...

... Dava konusu 34 UM 0538 plâka sayılı 2001 model Volkswagen markalı minibüs, davalı - karşı davacı ... adına trafikte tescilli iken, kayıt maliki ... tarafından 22.10.2004 tarihli harici araç satış sözleşmesine istinaden ruhsatı ile birlikte, kendini M. Bakır Elçi olarak tanıtan alıcıya teslim edilmiş, karşılığında 13.000,00 TL peşin, kalan kısmı için bono ile ödeme yapılmıştır. Daha sonra kimliği belirlenemeyen kişilerce ruhsat üzerinde yazılı bilgilerin kullanılması suretiyle ... adına sahte sürücü belgesi düzenlenmiş, bu sürücü belgesi ile kendisini ... olarak tanıtan kişi ile davacı - karşı davalı ... arasında Bakırköy 4. Noterliğinde düzenlenen 03.11.2004 tarihli satış sözleşmesi ile dava konusu aracın satış işlemi yapılmıştır. Aracı kendi adına tescil ettiren ... bir süre kullandıktan sonra Malatya 4. Noterliğinde düzenlenen 12.04.2005 tarihli satış sözleşmesi ile davacı - karşı davalı Mehmet Naci Edalı’ya satmıştır. Bu sırada ... tarafından aracının çalındığı iddiasıyla Bakırköy C. Başsavcılığına başvurulmuştur. Mehmet Naci Edalı’nın satın aldığı araç için yaklaşık 13.000,00 TL harcama yaptıktan sonra aracı adına tescil etmek üzere Malatya Trafik Tescil Müdürlüğü’ne başvurduğu sırada Malatya Emniyet Müdürlüğü Hırsızlık Bürosu görevlilerince çalıntı olduğu iddiasıyla 04.05.2005 tarihinde araca el konulmuştur."


(T.C YARGITAY
.Ceza Genel Kurulu
Esas: 2017/ 370
Karar: 2019 / 475
Karar Tarihi: 18.06.2019):


...Olay tutanağına göre; KOM Şube Müdürlüğü görevlilerince gümrük kaçakçılığıyla mücadele kapsamında Karşıyaka Mahallesi, Asri Mezarlık Kavşağında oluşturulan uygulama noktasında, 04.02.2012 tarihinde saat 21.40 sıralarında durdurulan 65 .. ... plaka sayılı yolcu otobüsünde, Elazığ 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 01.02.2012 tarihli ve 105 sayılı önleme araması kararına istinaden yapılan aramada, aracın bagajında, sanığa ait iki valiz ve bir çuval içerisinde aynı markaya ait toplam 1.500 paket kaçak sigaranın ele geçirildiği, Cumhuriyet savcısından alınan talimatla el konulan sigaraların ve yakalanan sanığın KOM Şube Müdürlüğüne götürüldüğü, ...

...Somut olayda değerlendirme yapıldığında bandolsüz sigara, içki ve diğer gümrük kaçağı eşyalar yönünden temyiz incelemesi yapan Yargıtay 7. Ceza Dairesinin tüm ülkedeki mahkemeler arasındaki uygulama birliğinin sağlaması için dosyada başka bir özellik bulunmayan durumlarda eşyanın miktarı esas alınması gerektiğinde yerel mahkemenin bozma ilamında da işaret edildiği üzere TCK’nın 61. maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar belirlenirken benzer olaylarla karşılaştırma yapılıp az miktardaki (örneğin 300 kartona kadar sigara, 2.000 litreye kadar kaçak akaryakıt... gibi) eşya yönünden cezanın alt sınırı, daha fazlası için (örneğin 750 kartondan fazla sigara, 5.000 litreden fazla kaçak akaryakıt...gibi) alt sınırdan uzaklaşılacağı uzun yılların uygulaması sonucu ortaya çıkan bir durum olduğu kabul edilmelidir. Her ne kadar bu miktarlar her olay ve dosyaya göre değişkenlik gösterecek ise de, çok az miktardaki kaçak sigarada teşdit uygulandığında tır ve gemilerle yüklü eşyalarda miktarları binler hatta milyon karton sigarayı bulan kaçak eşyalar yönünden ise nasıl bir uygulama yapılacağı hususundaki hak ve adalet duygularının tesisinde zorluk yaşanacağı bir gerçektir....


...Sonuç olarak; Elazığ 1. Asliye Ceza Mahkemesinin direnme gerekçesinde belirttiği Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin dosya içeriğinin oradaki sanığın kastının belirlenmesi yönüyle farklı olduğu, suça konu edilen sigara miktarlarının bu dosya ile karşılaştırılmasının yerinde olmayacağı, bu yönüyle de Yargıtay 7. Ceza Dairesinin heyetine yönelik tabirlerinde gerekçe üslubuna aykırılık teşkil ettiği, somut olayda suç konusu eşya (sigaraların) naklinin veya suçun işleniş biçimi itibarıyla herhangi bir özellik taşımadığı hususları itibarıyla kararın usul ve esastan bozulması gerektiği düşüncesiyle, kararın onanmasına ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulu sayın çoğunluğunun kararına katılmıyorum." düşüncesiyle,...