Mesajı Okuyun
Old 06-04-2012, 17:33   #23
janveljan

 
Dikkat

2001 ve 2004 Değişikliklerinden önce Avukatlık Kanunu’nun 163/son maddesi “Ücret sözleşmesi yapılmamış olan hallerde asgari ücret tarifesi uygulanır.” Şeklindeydi.Kanun’un topu attığı Tarifede de bilindiği üzere Ortaklığın giderilmesi davaları için maktu ücret kararlaştırıllmıştır.

Değişikliklerden sonra 163/son tamamen kaldırılmış 164/4 getirilmiştir.Buna göre ortaklığın giderilmesi davaları da dahil vekil ile iş sahibi arasında ücret sözleşmesi yoksa ya da geçersiz ise konusu para olan yada para ile ölçülebilen dava ve işlerde mahkemece % 10-20 nisbi ücret uygulanacaktır.(Bundan böyle sadece konusu para olmayan yada para ile ölçülemeyen dava ve işlerde Tarifeye yollama yapılmıştır)

Bu konuyu başlatan değerli meslektaşım Av. Ebru hanımın aldığı karara gösterilen inanamama yönündeki tepkinin nedeni, sanırım kanundaki değişiklikten yeterince haberdar olmamaktır.
Önceki dönem de belleğimize ortaklığın giderilmesi davalarında sözleşme yoksa maktu ücret uygulanır şeklindeki kural yerleştiğinden bu makulmüş gibi geliyordu.

Oysa yıllarca sürebilen, duruşmalar ,keşifler yapılan, avukatın sorumluluk altına girdiği bu davaların avukatın emeği anlamında diğer davalardan pek bir farkı olmadığını ,bu davalarda İş sahibi vekil arasında vekalet ilişkisinde 500-600 TL maktu ücret tayininin pek adil ve kabul edilebilir bir durum olmadığını kanun değişikliği ile bu durumun düzeltilmesinin isabetli olduğunu düşünüyorum

Not (Karşı tarafa yargılama gideri olarak yüklenen yasal ücret maktu olarak tarife gereğince hükmedilmeye devam etmektedir)

Konuyu açıklayan 13. Dairenin bir kararı aşağıdadır.


Alıntı:
T.C.
YARGITAY
13. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/2355
K. 2008/8036
T. 9.6.2008

• AVUKATLIK ÜCRETİ ( Doğan Uyuşmazlıklara Sözleşmelerin Kurulduğu Tarihte Yürürlükte Bulunan Avukatlık Kanunu Hükümlerinin Uygulanması Gerektiği )

• ANAYASA MAHKEMESİ İPTAL KARARI ( Avukatlık Kanununa Eklenen Geçici Md. 21'in İptal Edildiği - Avukatlık Ücretinden Doğan Uyuşmazlıklara Sözleşmelerin Kurulduğu Tarihte Yürürlükte Bulunan Avukatlık Kanunu Hükümlerinin Uygulanması Gerektiği )

1136/m.163,164,Geç.21

ÖZET : Avukatlık Kanununa 5043 Sayılı Kanun ile eklenen geçici. 21. Madde Anayasa Mahkemesi'nin 08.02.2008 tarihli kararıyla iptal edildiğinden; avukatlık ücretinden doğan uyuşmazlıklara sözleşmelerin kurulduğu tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu hükümlerinin uygulanması gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalıdan 19.02.1997 tarihinde aldığı vekalet ile davalının izale-i şüyu davası ile satış dosyasında avukatlığını yaptığını, davalı payına düşen taşınmazın satış değerinin % 10'nun vekalet ücreti olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ancak davalının ücretin ödemediğini ve yapılan takibe de haksız itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davacıya sadece tapu iptal ve tescil davası açması için vekalet verdiğini, ücret konusunda yapılmış bir analaşmanın bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, 2.057 YTL. vekalet ücreti üzerinden itirazın iptaline, fazla isteğin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.

1 - Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2- Davacı avukatın davalıdan aldığı 19.02.1997 tarihli vekalet ile davalı aleyhine açılan ortaklığın, giderilmesi davasında 27.02.1997 tarihli celse ile duruşmaya katıldığı ve satış dosyasında avukatlığını yaptığı, taraflar arasında yazılı bir ücret sözleşmesinin bulunmadığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Mahkemece, taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunmadığından Avukatlık Kanununun 13.01.2004 tarihinde değişen 164/4. maddesine göre, avukatın emeğine göre satış dosyasında davalı payına düşen tutar üzerinden %10 oranında vekalet ücretini hak ettiği kabul edilerek karar verilmiştir.

Anayasa Mahkemesi 08.02.2008 tarihinde, Avukatlık Kanununa 13.01.2004 tarihinde 5043 Sayılı Kanun ile eklenen geçici 21. Maddeyi iptal ettiğinden, avukatlık ücretinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda sözleşmelerin kurulduğu tarihte yürürlükte olan Avukatlık Kanunu'nun hükümlerinin uygulanması gerekir. Somut olayda, taraflar arasındaki vekalet ilişkisi 19.02.1997 tarihinde kurulduğuna göre, bu sözleşme tarihinde yürürlükte olan 4667 Sayılı Kanunla değişiklikten önceki 1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 163/son maddesi gereği, taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunmadığından, izale-i şüyu davasında davacı avukatın hizmet verdi tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre, davacı avukatın hak ettiği ücretin belirlenmesi gerekir. Mahkemece, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan 1.bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının reddine. 2. Bent gereğince temyiz edilen kararın davalı yararına BOZLUMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 09.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Yukarıda alıntıladığım içtihadı dikkatime sunan değerli meslektaşım Av.Ufuk Bozoğlu'na teşekkür ederim.

Saygılarımla.