Alıntı: Yazan Av.Dilara Özbey Pek çok ailenin çocuklarının ölümü ya da yaralanması üzerine tazminatı kazanç kapısı haline getirdiğini gördüm.Yola fırlayıp araç çarpması sonucu bacağı kırılan çocuğun 3 yaşındaki kardeşi dahil, ailesinin ne kadar azap çektiğini!!! Tazminat şartları oluşmuşsa elbette yasal haktır. Fakat uğranılan manevi zarar büyük olduğu için karşı taraftan ne koparılsa kar mantığıyla hukuk işlemez. Avukatın insanlığını sorgularken insanlar kendi ebeveynliklerini ve insanlıklarını sorgulamalılar bence. Evet ölen bizim çocuğumuz da olabilirdi. Ya 90 milyarı siz ödeyecek olsaydınız...

Sayın Meslektaşım;

Benim vurgulamak istediğim şey çok farklı.

Mezkur haberde mesleği avuklatlık olan bir vatandaşın, herhangi bir konudaki kişisel düşüncesi eleştirilmiyor. Eğer böyle olsa idi belki biraz daha kabullenilebilir olurdu. Gazete haberinde, bir avukatın, müvekkili adına yaptığı hukuki savunma sebebiyle bizatihi avukatın kişiliğine saldırılıyor. Dava dosyasını bilmediğimiz için (ki anlaşılan derdest bir dosya ve karar da verilmemiş) davalı tarafın talepleri ne derece haklıdır bilemeyiz. Ancak yasaların ve yerleşik içtihatların, destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanma yöntemlerine ilişkin belirlediği ilkelerle ilişkilendirilebilecek bir savaunma yapıldığı izlenimini edindim ben.

Medya, avukatı -kişiliği ya da kişisel görüşü sebebiyle değil- sadece yaptığı GÖREVİ nedeniyle hedef göstermiş, hakarete, bedduaya ve çirkin eleştirilere maruz kalmasına sebep olmuştur.