Mesajı Okuyun
Old 22-03-2011, 14:28   #2
Av.Özlem PEKSÜSLÜ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan AV.MK
Beyaz eşya mağazasından ürün alan, sözleşme imzalayan fakat vadesinde borcunu ödemeyen borçlu, hakkında başlatılan icra takibini “imzaya ve borca” itiraz ederek durdurdu. Sulh hukuk mahkemesinde itirazın iptali davası açıldı. Davada sona yaklaşılmışken mahkeme “davalının, eşyaları evinde kullanmak üzere satın alan tüketici konumunda olduğu” gerekçesiyle tüketici mahkemesinin görevli olduğuna hükmetti ve görevsizlik kararı verdi.

Bu konuda Yargıtay’ ın 1998 yılında verdiği “Uyuşmazlık konusu olayda davacı davalı tüketiciye karşı sattığı malın bedelini Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açtığı dava ile talep etmektedir. Bu haliyle ihtilafın 4077 sayılı Yasanın uygulanmasıyla ilgili olduğu söylenemez. O halde davanın özel mahkemede çözümlenmesine dair hukuksal nedenler bulunmamaktadır.Mahkemece işin esasına girilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek gerekirken görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir.” şeklinde birkaç tane karara ulaştım.

Fakat Yargıtay’ ın sonraki yıllarda görüş ve ictihat değişikliği ile farklı kararlarının mevcut olup-olmadığını araştırıyor ve mahkemenin verdiği görevsizlik kararını sorguluyorum.

Sizce satılan ürünlerin bedelinin tahsiline yönelik davalar (ile icra takibinin devamını sağlamak için itirazın iptali davaları) nerede açılmalıdır, görevli mahkeme neresidir?

Aslında uygulmada şöyle bir sorun da var eğer ürün bedeli tüketici heyetinin sınır alanı içerisinde ise tüketici heyete başvurmak zorundadır.Başvurmadan takip başlatmış ise bu sefer mahkemeler itirazın iptali için başvurduğunuzda heyete başvurulmadığı için talebiniz reddebiliyor.

Burada da sanki heyet itirazın iptalini kaldırmakla görevli şeklinde algılanıyor.Bu konudaki kararları da incelerseniz görecekseniniz, kişi eğer heyete başvurmadan takip başlatmış ise takipten vazgeçip heyete başvurmalıdır.