Mesajı Okuyun
Old 25-11-2011, 16:57   #11
Mozkul

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Bu görüşlerinize katılamıyorum.

Kanunun dilekçelerin teatisi bitene kadar Davacıya karşı tarafın rızasına gerek kalmadan iddiasını değiştirme hakkı tanıdığı bir durumda, Davalı tarafın gerek açıkça gerekse cevap vermeyerek zımnen (ya da dolaylı olarak), iddiayı değiştirme hakkına engel olması kanaatimce mümkün değildir.


Üstadım, eğer bu şekilde düşünecek olursak o vakit kanunun Süresinde Cevap Dilekçesi Verilmemesinin Sonuçları başlıklı 128.maddesinin hiçbir hükmü kalmamaktadır.

Bu maddenin kanunda yer almış olmasıyla süresinde cevap vermeyen davalının durumu zaten çok açık ve net bir şekilde belirlenmiştir.

Belirttiğiniz üzere, kanun dilekçeler teatisi bitene kadar karşı tarafın rızasına gerek kalmadan iddiasını değiştirme hakkı tanımaktadır. Ancak bu hak dilekçeleri süresi içerisinde veren taraflara tanınmış usuli bir haktır.Bu hak taraflardan biri tarafından verilen dilekçeye karşı cevap verenin kendisinin daha önce ileri sürdüğü hususları serbestçe değiştirmesi yönündedir. Oysa somut olayda dilekçe teatisi davalının cevap dilekçesi vermemesi nedeniyle HMK.m.128 uyarınca neticesi gösterilerek bitirilmiştir.

Davalının süreyi geçirdikten sonra dava dilekçesine karşı vereceği her türlü dilekçe hukuki olarak Cevap Dilekçesi niteliğinde sayılacağından süresinde verilmeyen cevap dilekçesi usulen kabul görmeyecek ve davalı hakkında HMK.m.128 uyarınca işlem yapılacaktır.

O halde süresinde verilmeyen bir cevap dilekçesi kabul görmeyeceğine göre bu dilekçeye karşı verilecek bir cevap dilekçesi de olmayacağından ikinci cevap dilekçesi de verilmeyecektir.

Kanaatimce tarafımda hasıl olan görüş budur.

Saygılarımla