Mesajı Okuyun
Old 21-01-2008, 20:47   #3
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Müvekkile (A) ,eşine (B), amcasına (C) , sattığı kişiye (D) dersek;

(A) ile (B) arasındaki ilişki " nam-ı müstear-eğreti ad" (B) ile (C) arasındaki ilişki ise "inanç sözleşmesi " kurallarına dayanmaktadır.

1. (A)nın tapu iptali davası açabilmesi için tapu maliki olması gerekir. Yada (B) ile arasında nam-ı müstear ilişkisi bulunduğunu yazılı kanıtla ispat etmesi gerekir. Yazılı bir belge bulunduğu takdirde (B) ve (C) arasındaki yazılı inanç sözleşmesinden de yararlanarak ayrıca (D) nin kötüniyetini ispat ederek tapu iptali ve tescil davası açabilir. Böyle bir dava açtığı takdirde (B,C ve D) yi davalı olarak göstermesi gerekir.

(A) ile (B) arasında yazılı belge yoksa ;(A) ancak boşandığı (B) ye karşı tasfiye ve TMK. 227 maddesine göre katkı payı alacağı davası açabilir.

2. (B) ile (C) arasındaki ilişki " inanç sözleşmesi " ilişkisidir. Yazılı belge ile ispat edilebilir. Yazılı belge olduğu söylendiğine göre bu konuda sorun yoktur. (D) nin kötüniyeti ispat edilebildiği takdirde (B); (C) ve (D) aleyhine inançlı işleme dayalı olarak iptal ve tescil davası açarak kendi üzerine tescili sağlayabilir. Burada davacı (A) olmaz (B) olabilir.

3. (D) nin kötüniyeti ispat edilemezse o takdirde (B) nin (C) aleyhine tazminat davası açması gerekir. Diye düşünüyorum.


Saygılarımla.