Mesajı Okuyun
Old 10-01-2011, 10:46   #7
üye32062

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
13.Hukuk Dairesi

Esas: 2004/9956
Karar: 2004/17583
Karar Tarihi: 02.12.2004

ÖZET: Davacı kanuni halef olarak talepte bulunmakta olup dava zamanaşımı süresi Borçlar Kanunu’nun 66. maddesine göre değil 125. maddesinde belirtilen 10 yıllık süreye tabidir. Genel zaman aşımı süresi dolmadan dava açılmıştır. Mahkemece işin esasına girilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekir.


(2004 S. K. m. 67) (818 S. K. m. 66, 125)

Dava: Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın zamanaşımı nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Davacı, davalıya kefil olduğunu borcu icra dosyasına kefil sıfatıyla ödediğini İcra Müdürlüğünden aldığı rücu belgesi ile alacağının tahsili için yaptığı icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline % 40 tazminata karar verilmesini istemiştir.

Davalı davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, 1 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, davalının Çırgı Esnaf Kefalet Kooperatifinden almış olduğu krediye ilişkin sözleşmede kefil olduğunu, davalı borçlunun borcunu ödememesi nedeniyle yapılan icra takibinde borcu kefil sıfatıyla ödediğini, rücuen tahsili için icra takibi yaptığını belirtmiştir. Borcun ödendiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı-davalı ve dava dışı alacaklı arasında üçlü bir sözleşme ilişkisi vardır. Davacı kanuni halef olarak talepte bulunmakta olup dava zamanaşımı süresi Borçlar Kanunu’nun 66. maddesine göre değil 125. maddesinde belirtilen 10 yıllık süreye tabidir. Genel zaman aşımı süresi dolmadan dava açılmıştır. Mahkemece işin esasına girilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 02.12.2004 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları