Mesajı Okuyun
Old 14-12-2008, 12:06   #7
üye14540

 
Varsayılan

Değerli hukukçu arkadaşlarım, lütfen hukuksal olaylara hukukçu mantığı ile bakalım, basının tiraj kaygısı ile ve çoğu zaman eksik, hatta çarpıtılmış bilgi ile yazdığı haberlere biraz ihtiyatlı yaklaşalım, her cinsel istismar olayında mağdurlarda normal olarak travma sonrası stres bozukluğu meydana gelir. Ancak TCK'nın gerek 102/5 ve gerekse 103/6 maddesi kapsamında belirtilen ruh sağlığının bozulması olayı bundan daha öte oluşan bir hastalıktır ve kalıcı, sürekli olması gerekir. Adli tıp kurumunun mağdurun ruh sağlığının bozulmadığını belirten raporu, mağdurun cinsel istismardan etkilenmediği anlamında değil, yukarda belirtilen maddeler kapsamında kalıcı ve sürekli bir hastalık oluşmadığı anlamındadır. Kaldı ki eğer yasa, normal olarak cinsel istismardan sora oluşan ruhsal etkilenmeyi yeterli görseydi, ruh sağlığı buzulması olayını ayrı bir bent halinde ceza arttırıcı neden olarak hüküm altına almazdı.Ayrıca Mahkeme bu raporları yetersiz görürse yeniden rapor da alabilir. Takdir edersiniz ki çocuğun cinsel istismar olayında ruh sağlığının bozulması durumunda ceza 15 yıldan başlamaktadır. Her olay ve mağdur somut olarak değerlendirilmelidir. Saygılarımla