Mesajı Okuyun
Old 05-05-2008, 13:16   #6
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

Değerli Meslektaşım Av. Ömer;

1. Delil tespiti dosyanızda müteahitin sözleşmeye göre inşaatta eksik ve kusurlu edimlerinin neler olduğunu ve bunların tespit tarihi itibarı ile işçilik + malzeme tutarlarını , bu işlerin serbest piyasada yapım ücretinin tespit ve hesaplanmasını talep edebileceğiniz gibi, aynı tespit dilekçenizle iskan izni alabilmek için müteahitçe yapılması gereken iş ve işlemlerin , yatırılması gereken vergi, harç vs. bedellerinin neler olduğunun ve tutarlarının tespitini aynı dosyadan talep edebilirsiniz.

2. Her arsa maliki ( eksik ve kusurlu işlerin bedelinin tamamını değil ) kendisine teslim edilecek daire ve ona ait ortak alanla ilgili payına düşen eksik ve kusurlu işlerin bedelini talep edebileceğinden; tüm malikler adına böyle bir tespitin yaptırılması zararın daha büyük bir kısmını tahsil imkanı sağladığından daha uygun olur.

3. Müteahit aleyhine eksik işlerin ( sözleşme koşullarına uygun olarak ) aynen ifası, bu mümkün olmazsa alacak olarak tahsil davası şeklinde fazlaya ilişkin talep ve haklarınızı saklı tutacağınız terditli dava açmanızı öneririm.

Size gerektiğinde kullanabileceğiniz , Nesrin Hanımın da bahsettiği bir karar ekliyorum.

T.C.

DANIŞTAY

6. DAİRE

E. 1994/4348

K. 1995/1092

T. 16.3.1995

• YAPI KULLANMA İZNİ VERİLMEMESİ ( SSK'ya Prim Borcu Olan Kişiden Satın Alınan Ruhsatlı Binaya )

• SSK'YA PRİM BORCU BULUNAN İŞVERENDEN SATIN ALINAN RUHSATLI BİNA ( Yapı Kullanma İzni Verilmemesi )

• PRİM BORCU BULUNAN İŞVERENDEN SATIN ALINAN RUHSATLI BİNA ( Prim Borcundan Dolayı Yapı Kullanma İzni Talebinin Reddi )

3194/m.30


ÖZET : İşçi ve işveren ilişkilerinden dolayı sosyal sigortalar kurumuna prim borcu olup adına inşaat ruhsatı düzenlenen kişiden bağımsız bölümü satın alan kişiye yapı kullanma izni verilmemesi hukuka aykırıdır. İstemin Özeti: Trabzon İdare Mahkemesinin 11.3.1994 günlü, E:1993/1391, K:1994/240 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu öne sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Tetkik Hakimi L.K.`nin Düşüncesi: Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Savcı A.Ş.`nin Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu`nun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Türk Milleti Adına karar veren Danıştay Altıncı Dairesince tetkik hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü: Dava, ... Mahallesi, 23 pafta, 281 ada, 15 parsel sayılı yerde bulunan binanın 3 numaralı bağımsız bölümüne, işverenin Sosyal Sigortalar Kurumuna prim borcu bulunmadığına dair belgenin eklenmediği gerekçesiyle yapı kullanma izni verilmemesine ilişkin 23.9.1993 günlü, 3677/3427 sayılı davalı idare işleminin iptali istemiyle açılmış, idare mahkemesince; 3194 sayılı Yasanın 30. maddesinden bahisle, yapının ruhsat ve eklerine uygun olduğunun ve fen bakımından kullanılmasında sakınca bulunmadığının tespit edilmesi halinde yapı kullanma izni verilmesinin zorunlu olduğu, işçi ve işveren ilişkilerinden dolayı Sosyal Sigortalar Kurumuna karşı adına inşaat ruhsatı düzenlenen ... adlı kişinin sorumlu olduğu, davacının ise yapıyı bu kişiden satın aldığı anlaşıldığından, bu gerekçe ile yapı kullanma izni verilmemesine ilişkin işlemde mevzuata uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu Trabzon İdare Mahkemesinin 11.3.1994 günlü, E:1993/1391, K:1994/240 sayılı kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu`nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının ONANMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 16.3.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.