Mesajı Okuyun
Old 30-08-2006, 10:47   #2
hukukçu42

 
Varsayılan

Bahsettiğiniz şekilde kullanım her ne kadar yazılı sözleşme olmasa bile akte aykırı kullanım olacaktır. Yazılı sözleşmenin olmamasının kiracıya komşuları rahatsız etme hakkı vermeyeceği muhakkalktır. Açacağınız davada bunları ispatlarsanız tahliyeye karar verileceğini düşünüyorum.

Alıntı:
KİRA/ ADİ KİRA

Esas Yılı : 1987
Esas No : 7288
Karar Yılı : 1987
Karar No : 9639
Karar Tarihi : 12.10.1987
Daire No : 6
Daire : HD

DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Dava, akde aykırılık nedeniyle kiralananın boşaltılması isteminden ibarettir. Mahkemece red kararı verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Kiralananın kablo imalatı için kullanıldığı, ancak, kullanılan makinaların çok fazla gürültü çıkardığı, binayı sarstığı, bu sarsıntılardan yer yer çatlakların meydana geldiği, böylece kiralananın kötü kullanıldığı iddia ederek akdin feshi ile taşınmazın tahliyesi işbu dava ile istenmiştir. Davalı şirket vekili davanın yersiz olduğunu, iddiaların varit olmadığını def'i olarak ileri sürmüştür. Dinlenen davacı şahitleri makinaların çok fazla gürültü çıkartıklarını, binayı sarstıklarını ifade ile iddiayı doğrulamışlardır. Yapılan keşif sonucu uzman bilirkişi verdiği raporda kiralananda kullanılan makinaların fazla gürültü çıkardıklarını, bu gürültüyü önleyici tecritli beton blokların yapılmadığını, gürültü ve sarsıntının davacının oturduğu kattan da hissedildiğini, birinci kat döşemesinde ince uzun çatlakların meydana geldiğini, merdiven taşlarında kırıklıkların görüldüğünü belirtmiştir. Kiracının kiralananı kullanırken kiralayana ve komşularına zarar vermemesi asıldır. Olayımızda kiracının kablo imali için kullandığı makinaların, fazla gürültü çıkardığı ve sarsıntı yaptığı anlaşılmaktadır. Kiracının makinaların oturduğu zemine teckardığı ve sarsıntı yaptığı anlaşılmaktadır. Kiracının makinaların oturduğu zemine tecritli beton bloklar yapmadığı için bu halin meydana geldiği, bu itibarla kiracının önleyici tedbirleri almadığı, bu konuda çekilen ihtarın sonuçsuz kaldığı dosya kapsamı ile sabittir. Gürültü ve sarsıntıdan kiralananın bulunduğu binada oturan davacının ve komşuların rahatsız olduğu şahitlerin beyanı ile subut bulmuştur. Bu hal B.K.'nun 256/2 nci maddesinde yazılı kiralanın açıktan fena kullanılması olğusunu teşkil etmektedir. Merdiven taşlarındaki kırıklar ve bilirkişice tesbit edilen çatlaklar makinaların nakline ve yaptığı sarsıntıya bağlanmasa bile çıkarılan gürültü ve sarsıntı başlı başına fena kullanma teşkil eder. Fena kullanma halinde yasa gereği ihtar zorunluğu da yoktur. Kaldı ki davada davalıya ihtar tebliğ olunmuş, buna rağmen bir sonuç alınmamıştır. Bu hususlar gözönünde tutularak subut bulan davanın kabulü ile kiralanın tahliyesine karar verilmek gerekirken reddolunması usul ve yasaya aykırı olmakla hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.'nun 428 inci maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 12.10.1987 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Çalışmalarınızda Başarılar Dilerim.