Mesajı Okuyun
Old 23-03-2007, 16:09   #31
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

HD 06, E: 2005/007428, K: 2005/008987, Tarih: 04.10.2005
[*]AKDE AYKIRILIK NEDENİYLE TAHLİYE

Kiracının söktüğü ve basit bir onarımla giderilmesi mümkün olan kalorifer peteklerinin ihtara rağmen yerine konmaması akde aykırılık olarak kabul edilemez.

(818 s. BK. m. 256)

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Uyuşmazlık, akde aykırılık nedeniyle kiralananın tahliyesine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı vekili, dava dilekçesinde, davalının kiralananda kiracı olup sözleşmenin özel 3. maddesi gereğince kiracının kiralanan dükkanlara ait ÇTV stopaj vergileri, yakıt avansı ve genel giderleri ödemekle sorumlu olduğunu, davalının bu edimleri yerine getirmediği gibi taşınmazdaki kalorifer peteklerini söktüğünü, bu akde aykırılıkları gidermesi için davalıya süreli ihtarname gönderilmesine rağmen sonuç alınamadığını belirterek davalının kiralanandan tahliyesini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin yakıt giderini ödememek için kalorifer peteklerini söktüğü iddiasının doğru olmadığını, peteklerin davalının istemi üzerine davacı site yönetimince söküldüğünü, bundan sonra da tahliye davası açıp yakıt gideri istemesinin davacının kötü niyetli olduğunu gösterdiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

Borçlar Kanunu´nun 256. maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı kira süresi boyunca tam bir ihtimam dairesinde kullanmak zorundadır. Bunun sonucu olarak kiracı tarafından kiralanana aynına zarar verme eylemi akde aykırılık olgusunu oluşturur. Anılan madde hükmü gereğince akde aykırılıktan dolayı kiracının tahliyesine karar verilebilmesi için kiracıya akde aykırı davranışına son vermesi hususunda kiralayan tarafından süreli bir ihtar tebliğ ettirilmesi ve tanınan bu süre içerisinde de akde aykırılığın giderilmemiş olması gerekir. Kiralananın açıktan fena kullanılması durumunda akde aykırılığın giderilmesi amacıyla kiracıya ihtar gönderilmesine gerek yoktur.

Olayımıza gelince; davaya dayanak yapılan ve hükme esas alınan 1.5.1995 başlangıç ve 31.8.2000 bitim tarihli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin özel şartlar bölümü 3. maddesine göre "stopaj vergileri ile çöp ve temizlik vergileri, site yönetimine ilişkin genel giderler kiracıya aittir." Bu maddede sayılanların ödenmemesi kiralananın kullanımı ile doğrudan ilgili bulunmadığından akde aykırılık sayılmaz. Öte yandan davacı, 20.6.2003 tarihinde keşide ettiği ihtarnameyle davalı tarafından sökülen kalorifer peteklerinin onbeş gün içinde yerine monte edilmesi, aksi halde akde aykırılık sebebiyle tahliye davası açılacağını ihtar ederek bu nedene de dayanarak kiralananın tahliyesini istemiş ise de, kalorifer peteklerinin yerine konması basit bir işlem olup her zaman için yerine getirilmesi mümkündür. Basit bir onarımla giderilmesi mümkün olan bir hususun yerine getirilmemesi de akde aykırılık olarak kabul edilemez. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tahliyeye hükmedilmesi hatalı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca hükmün (BOZULMASINA), istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 4.10.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Kaynak=YKD Ocak-2006 Sf : 35


*



Alıntı:
Sözleşmenin özel şartlar bölümü 3. maddesine göre "stopaj vergileri ile çöp ve temizlik vergileri, site yönetimine ilişkin genel giderler kiracıya aittir." Bu maddede sayılanların ödenmemesi kiralananın kullanımı ile doğrudan ilgili bulunmadığından akde aykırılık sayılmaz


Anımsayacak olursak, temerrüde de konu teşkil etmiyorlardı. Ancak yukarıdaki (bir önceki mesajdaki) karara bakacak olursak, BELİRLİ iseler, temerrüde konu olabileceklerdi ( )

Okuduğum bir başka karar ise, şu ibareye yer veriyor:

Hasılat kirasındaki m.289'n adi kiradaki karşılığının 256 olduğunu anımsattıktan sonra, ancak her iki halde de , her iki maddenin ilgili olaylarda işletilebilmesi, yani akde aykırılıktan sözedilebilmesi için, aykırılığın bizzat kullanımla ilgili olması gerektiğini, kullanımla ilgili olmayan sözleşmeye aykırılık hallerinde ise (bundna sonrasını seveceksiniz sanırım) "...KİRA AKDİ DE BK.M.1 DE BELİRTİLEN SÖZLEŞMELERDEN BİRİDİR. ŞARTLARI VARSA ANILAN YASANIN "GENEL HÜKÜMLERE" GÖRE FESHİ İSTENEBİLİR. TABİATIYLA BU DAVAYA HUMK.M.8 UYARINCA YİNE SULH HUKUK MAHKEMESİNDE BAKILIR. BU DAVAYI SÖZLEŞMEDE ÜSTLENİLEN İŞLERİN HİÇ VEYA ZAMANINDA YAPILMAMASI NEDENİYLE , GENEL ANLAMDA BİR FESİH OLARAK KABUL ETMEK GEREKİR. ZİRA MADDİ OLAYLARI BİLDİRME TARAFLARA, HUKUKİ VASFI TAYİN VE OLAYA UYGULANACAK KANUN MADDESİNİ BULMA HAKİME AİTTİR.."

(Yarg.6.H.D. 13.12.1985 T. E.12501-K.13875)