Mesajı Okuyun
Old 04-08-2009, 13:18   #6
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Merhabalar;

Yargıtay kararları ve bilirkişi raporları son zamanlarda mesleğimize oldukça köstek olmakta bence.

Yargılamayı yürüten hakimin doğrudan karar talep etmesinden tutun da buna benzer birçok olayda, sanki Yargıtay kararı bulmak ve sunmak o doğrultuda karar verilmesini sağlamanın ilk ve en önemli adımı imiş gibi geliyor (Bu söylediklerimden, savı desteklemek için Yargıtay kararı ekleme veya karardan alıntı yapmaya karşı olduğum sonucu çıkarılmasın, lütfen). Önümüze gelen bir olayda ilk yaptığımız Yargıtay kararlarını taramak oluyor, lehe hükümleri içeren kararları da bulduk mu değmeyin keyfimize... Karşı taraf daire kararı mı sundu, aksi yönde bir Genel Kurul kararı bulduk mu dava bizim! Bunun adı avukatlık olmuyor ama maalesef, olsa olsa "derlemecilik" veya ne bileyim (daha güncel bir deyimle) "kopyala-yapıştırcılık" oluyor.

Aynı şey hakimler ve bilirkişi raporları için de geçerli... Deliller toplanınca ver bilirkişiye, al raporu ve ver kararı! İşte yargılama bitti... İtiraz edilmiş, rapor eksik incelemeye dayanıyormuş, raporlar arasında çelişki varmış... Hak getire...

Sayın Admin'in ve ardından Sayın Şefika Demirel'in mesajını görünce tutamadım kendimi

Saygılar...