Mesajı Okuyun
Old 02-09-2007, 05:36   #5
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Uyuşturucu ticareti yapmak bir suçtur. Cezalandırılma amacı malumdur.
Uyuşturucu Ticareti bir örgütün faaliyeti çerçevesinde yapıldığı takdirde ceza arttırılarak verilir. Buradaki amaç ise kamusal tehlike ve tehdidin artması ve kastın yoğunlaşmasıdır. Suçun bireysel olarak veya iştirak halinde işlenmesi durumunda görülen basitlik ve yalınlık ortadan kalkmış, devamlı olarak bu suçu ve/veya başka suçları işlemek yönünde bir irade ortaya konmuş durumdadır. Amaca ulaşıldığı takdirde her defasında suçtan elde edilenlerle daha da büyüyüp gelişmeyi ve daha büyük çaplı suç işlemeyi hedefleyen bir yapı içerisine girilmiştir. Uyuşturucu Ticareti Suçunun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi nedeniyle cezanın ağırlaştırılmasındaki bir başka neden de söz konusu suçun yüksek ekonomik getirisidir. Her suç örgütü özünde ekonomik getiri hedefler. Hatta bir yerde ayakta kalmak ve faaliyetini sürdürebilmek için buna mecburdur. Ancak örgütün ekonomik getiri için uyuşturucu ticareti yapmayı seçmiş olması tehlikeliliği ve toplumsal zarar arttıran bir unsurdur.

Suç işlemek için örgüt kurmak suçu ise ayrı ve kendine özgü bir suçtur.
Amaç suçları işlemeye elverişli bir örgütün kurulması, yönetilmesi ve bu örgüte üye olunması ile suç oluşur. Henüz örgüt faaliyeti çerçevesinde bir suç işlenmemişse de amaç suçları işlemeye elverişli vasıtalara sahip hiyerarşik yapılanma oluşturulmuştur. Ceza Hukuku terminolojisinde hazırlık hareketi olarak değerlendirilebilecek bu fiiller somut tehlike suçu olarak görülerek cezalandırılmaktadır.

Sorun örgüt üyesi olmaktan ayrıca ceza verilen kişiye aynı zamanda arttırım sebebinin de uygulanmasının adil olup olmadığıdır.

Bir fiile bir cezanın verileceği şeklindeki izahı Kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesine vurgu yapıldığı şeklinde anlıyorum. Bu anlamda bir fiile verilecek cezanın kanunla düzenlenmiş olması şarttır.

Yukarıdaki açıklamalarda da görüldüğü üzere cezalandırılan fiiller ve cezalandırılma amaçları farklıdır. Suçun işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek ve bu örgüte üye olmak suçun işlenmesinden çok önce gerçekleşen hazırlık hareketleridir. Aslında suç evvelce oluşmuş ancak uyuşturucu madde ticareti suçunun işlenmesi ile ortaya çıkmıştır. Suç işlenmeden önce dahi örgütün ortaya çıkarılması halinde ceza verilebilecektir.


Öte yandan;
Alıntı:

Adalet ve kanun önünde eşitlik ilkesi
MADDE 3. - [1] Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur.
[2] Ceza Kanununun uygulamasında kişiler arasında ırk, dil, din, mezhep, milliyet, renk, cinsiyet, siyasal veya diğer fikir yahut düşünceleri, felsefi inanç, millî veya sosyal köken, doğum, ekonomik ve diğer toplumsal konumları yönünden ayrım yapılamaz ve hiçbir kimseye ayrıcalık tanınamaz.
Her fiil için verilecek cezada eşitlik ilkesinin gözetilmesi Anayasadan ayrı olarak ceza kanununda da bu maddede vurgulanmıştır.

Buna göre A Bireysel olarak Uyuşturucu madde ticareti yaptığında bu suç için öngörülen cezayı alacaktır. (Örneğin 5 birim)

B, ise bu suçu örgüt faaliyeti çerçevesinde işlediğinde 7,5 birim ceza alacaktır. Ayrıca Örgüte üye olmak suçundan da 1 birim ceza aldığında alacağı ceza 8,5 birim olacaktır.

A, cezaevindeyken suç işlemek amacıyla kurulan bir örgüte üye olmuş ancak henüz örgüt herhangi bir suç işlemeden yakalanmıştır. A'nin alacağı ceza ise 1 birimdir ve toplam cezası 6 birime çıkar.

C, suç işlemek amacıyla kurulan bir örgüte üye olur ve örgüt herhangi bir suç işlemeden ele geçirilir. C, 1 birim ceza alır.

B'ye örgüte üye olmaktan ceza verildiği için arttırım sebebi uygulanmaması düşünülürse tıpkı A gibi cezası 6 birim olacaktır ki toplumsal tehlikelilik yönünden eylemlerinin eşit cezayı hakettiğinden bahsedilemez.

B'ye arttırım uygulanıp örgüte üye olmaktan ceza verilmemesi durumunda ise durumu C'ye izah etmek mümkün olmayacaktır. C'nin adam öldürme amaçlı bir örgüte üye olduğunu düşündüğümüzde onun örgüt faaliyetinde bir suçu tamamlaması halinde ayrıca bir arttırıma gidilmeyeceğinden kendisine örgüte üye olmak eylemi nedeniyle ayrıca ceza verilebilecektir. Ancak örgüt üyeliği bakımından kendisiyle aynı durumda olan B'ye ceza verilmemektedir.

Sonuç olarak içtima kuralları uygulanmak suretiyle varılan sonuç kanaatimce adil ve doğrudur.