Mesajı Okuyun
Old 29-02-2012, 09:31   #5
Av.Evren Akçay

 
Varsayılan

Ne kanunlarda nede enerji hukukuna dair diğer mevzuatta kamu kurumlarının enerjisi kesilemez diye bir düzenleme mevcut değil. Aşağıda eklemiş olduğum maddelerden de açıkça anlaşılacağı üzere bazı kurumların enerjisinin kesilmesi bakanlık iznine bağlı. Ancak bahsetmiş olduğunuz şekilde bir durum varsa çözüm; anlaşma yoluna gitmek veya diyalogla meseleyi çözmeye çalışmak.

Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin 50. maddesine göre;
a) Abonenin kullanım yerine bırakılan veya posta ile gönderilen faturanın veya bildirimin, üzerinde yazılı son ödeme tarihine kadar ödenmesi esastır. Ancak, bu fatura bedeli son ödeme tarihine kadar ödenmediği takdirde, 20 (yirmi) gün (dahil) içinde aboneye, 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebligat yapılır. Bu tebligattan sonra fatura bedeli 10 (on) gün içinde ödenmediği takdirde abonenin elektriği kesilir.
d) Elektrik enerjilerinin kesilmesi sonucunda; telafisi mümkün olmayan zararlara uğrayabilecek olması nedeniyle, ark ocakları, endüksiyon ocakları ve yüksek fırınlarla çalışan entegre demir çelik tesisleri, ayrıca askeri tesisler ile hastanelerin elektrik enerjisi kesilmeden önce Bakanlığın teyidi alınır. Ancak gecikmeden dolayı faiz uygulamasına ilişkin teşekkül veya şirket hakları saklıdır.

Belediyelerin elektiriğinin kesilebileceğine dair yargıtay kararı:

T.C. YARGITAY

13.Hukuk Dairesi
Esas: 2002/6307
Karar: 2002/8407
Karar Tarihi: 02.07.2002


ÖZET: Elektrik abonesi olan belediyenin tükettiği elektrik tüketimi borcunu ödemesi, ödemediği takdirde de sonucuna katlanması gerekir. Onun için davacı Belediyenin elektriğin kesilmesi işlemi Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere göre yapılması mümkündür. Mahkemenin bu hususları göz ardı ederek davanın reddi yerine yazılı olduğu üzere kabulüne karar vermiş olması usul ve yasaya aykırıdır.

(3154 S. K. m. 2, 28) (Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği m. 5, 49, 50)

Dava: Taraflar arasındaki muarazanın meni davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Davacı Belediye, su kuyuları nedeniyle elektrik abonesi olduğu davalıya olan borçlarının ödenmemesinden ötürü, elektriğinin kesileceği bildirildiğinden elektrik enerjisinin kesilmesi ile yangınlarla mücadelenin baltalanacağı ve salgın hastalıkların yayılacağını ileri sürerek davalı şirketin eyleminin haksız olduğunun tespiti ile muarazanın men'ine karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davacı Belediyenin 18.4.1999 yerel seçimlerinden sonra enerji borçlarını ödemediğini, su abonelerinin tüketmiş olduğu enerji bedelini zamanında ödenmesi gerektiğini, elektriğin kesilmesinin Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin 49 ve 50. maddelerinde belirtilen sebeplere dayanarak yapılacağını savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, davanın kabulü ile davalı şirketin davacı belediyenin şehirde açtığı su kuyularında kullandığı elektriği kesme eyleminin önlenmesine, yine taraflar arasında bu hususa yönelik muarazanın men'ine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Davalı şirket 21.8.2001 tarihli yazısında 16.8.2001 tarihli itibari ile gecikme zammı dahil 2.127.134.928.000 TL vadesi geçmiş, 22.8.2001 ödeme vadeli de 34 adet aboneden 233.489.960.000 TL olmak üzere toplam 2.360.624.888.000 TL borcun vadesi gelmiş olanının ödenmesi, vadesi geçmiş olanının da taksitlendirilme protokolüne bağlanması istenilip, söz konusu ödeme ve diğer işlemlerin yerine getirilmemesi halinde elektrik enerjisinin kesileceği bildirilmiştir.

3154 sayılı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanunun 2. ve 28. maddelerine göre hazırlanan Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin amacı, madde 1'de <...aboneye elektrik enerjisinin, satış esasları ile tarife esaslarını tespit etmek, elektrik enerjisi satış tarifelerini onaylamak ve uygulanmasını kontrol etmektir> olarak gösterilmiştir, madde 49'da tüketim faturalarının düzenlenme ve tahsilatın nasıl yapılacağına yer verilmişken madde 50'de borcunu zamanında ödemeyen aboneye uygulanacak müeyyide belirtilmiştir. Durum böyle olunca tarifenin 5-a maddesinin c bendine göre; alacağın tahsili, takibi ve elektriğin kesilmesi gibi işlemlerin yapılması teşekkül veya şirketin görevi olup, ilk ihbarnamede belirtilen son ödeme tarihinde borç ödenmemiş ise bu tarihten itibaren gecikme faizi uygulanıp, ikinci ihbarnamede belirtilen son ödeme tarihinde borcun ödenmemesi halinde ise elektriğin kesileceği hükmü getirilmiştir.

Diğer taraftan aynı maddenin d bendinde elektrik enerjilerinin kesilmesi sonucunda; telafisi mümkün olmayan zararlara uğrayabilecek olan yerlerde elektrik enerjisi kesilmeden önce Bakanlığın teyidinin alınması aranmış ve bu yerler maddede tahdidi olarak sayılmış, bu yerler arasında belediyelere yer verilmemiştir. Bu nedenle elektrik abonesi olan belediyenin tükettiği elektrik tüketimi borcunu ödemesi, ödemediği takdirde de sonucuna katlanması gerekir. Onun için davacı Belediyenin elektriğin kesilmesi işlemi Elektrik Tarifeleri Yönetmeliğinin 49. ve 50. maddelerinde belirtilen sebeplere göre yapılması mümkündür. Mahkemenin bu hususları göz ardı ederek davanın reddi yerine yazılı olduğu üzere kabulüne karar vermiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.07.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı