Mesajı Okuyun
Old 17-10-2011, 10:40   #8
cevheri

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım "hizmetlerini ifa ettikleri sırada…" kavramı ile ilgili Yargıtay'ın çok ilginç bir kararını aşağıda sunuyorum.Hizmetin ifasını geniş yorumluyor ve özel amaçla yapılan eylemin yine BK 55 çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği görüşünde.

Mallar bilişim sektöründe kullanılan bir takım bilgisayar donanımları, çalışan tarafından maillde teslimi belirtilen şahsa müvekkil şirket merkezinde teslim edilmiş.Tüm şahıslara karşı dolandırıcılıktan şikayette bulunduk.Aynı şahıslar benzeri yöntemlerle 10 firmayı dolandırmış.İyi Çalışmalar.

T.C. YARGITAY
4.Hukuk Dairesi

Esas: 2000/2062
Karar: 2000/4389
Karar Tarihi: 04.05.2000

ÖZET: Kusur aranmayan haksız fiil sorumluluğunda adam çalıştıranın sorumlu tutulabilmesi için; zararın, çalışanın hukuka aykırı eyleminden doğması ve zarar ile çalışanın eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir. Adanı çalıştıran, çalışanın seçiminde, talimat vermede ve denetlemede gerekli özeni gösterdiğim kanıtladığı taktirde sorumluluktan kurtulur.


(818 S. K. m. 55)

Dava: Davacı N. vekili Avukat Necdet tarafından, davalı S...R... hotel aleyhine 29.12.1997 gününde verilen dilekçe ile istihdam edilenin haksız eylemi nedeniyle 10 milyar lira manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 10.9.1999 günlü kararın Yargıtay ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkiki hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

Karar: Dava, davalı şirkete ait otelde güvenlik görevlisi olarak çalışan dava dışı Recai adındaki şahsın, turist rehberi olarak burada kalmakta olan davacının zorla ırzına geçmek suretiyle kişilik haklarına saldırıda bulunduğundan manevi tazminat istemine ilişkindir.

Yerel mahkemede yapılan yargılama sonunda, istihdam eden davalının, zararlandırıcı eylemde bulunan dava dışı işçinin gerek eğitilmesine ve gerek gözetiminde gereli özenin gösterildiğini, bu eylemin işçinin yapması gereken iş dolayısıyla meydana gelmediğini, sorumluluğun tamamen özel amaçla hakaret eden dava dışı işçide olduğunu ve bu nedenlerle adan kullanan davalının sorumlu olmayacağı sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmiştir.

Karar davalı vekil tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, adam çalıştıran sıfatıyla BK. 55. maddeleri uyarınca davalı şirket hakkında açılmıştır.

Kusur aranmayan haksız fiil sorumluluğun da adam çalıştıranın sorumlu tutulabilmesi için; zararın, çalışanın hukuka aykırı eyleminden doğması ve zarar ile çalışanın eylemi arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir.

Bu koşulların varlığı haliyle çalıştıranın kendisen yükletilmiş olan özen gösterme yükümlülüğünü yerine getirmediği ve zararın bu yüzden meydana geldiği kabul edilmektedir. Bu sorumluluk karinesinin çürütülmesi için yasa koyucu adam çalıştıranlar için kurtuluş beyinnesi hakkını tanımıştır.

Adam çalıştıran, çalışanın seçiminde, talimat vermede ve denetlemede gerekli özen gösterdiği kanıtlaması kurtulur.

Bu bağlamda olmak üzere somut olayın irdelemesine gelince; Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, olay tarihinde davalıya ait işyerinde çalışan dava dışı işçinin daha önce çalıştığı yerde bir yabancı uyruklu turist kadının ırzına geçmesi nedeniyle bu işinden ayrılmak zorunda kaldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar zararlandırıcı eylemde bulunan dava dışı işçinin davalıya ait otelde ie girerken, ırza geçme olayını gizlemiş ise de; yeni işe girerken ayrıldığı işyerinden aldığı sigorta numarasını kullandığından buradan hareketle ayrıldığı işyerinden bu işçinin genel davranış biçimi hakkında gerekli bilgi alınması olanağı mevcut iken buna itibar edilmediği ve bu suretle adam çalıştıran davalının gerekli özeni göstermediği anlaşılmaktadır.

Çalıştıranın sorumlu tutulabilmesi için zarar verici eylem ile çalıştıranın görülen işi arasında fonksiyonel bağlılık bulunması yeterlidir. Ayrıca, yerel mahkeme kararında belirtildiği gibi, işçinin yapması gerekir. İş dolayısıyla giriştiği bir faaliyetin sonunda zarar oluşması gibi özel bir durumun varlığı aranmaz.

Yukarıda beri açıklanan nedenlerden ötürü, davalıya ait otelde güvenlik görevlisi olarak çalışan dava dışı işçinin aynı otelde turist rehberi olarak kalan davacının zorla ırzına geçmekten ötürü ceza mahkemesinin kesinleşen kararı ile mahkeme olan ve bu suretle davacının kişilik haklarına saldırıda bulunan işçinin bu eylemi nedeniyle BK. 55. maddesi uyarınca tarafların sosyal ekonomi durumları da gözönünde tutularak davacı yararına takdir edilecek miktarda manevi tazminata karara verilmesi gerekirken davanın reddi yönünde hüküm kurulması doğru olmadığında kararı bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın gösterilen nedenle (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 4.5.2000 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı