Mesajı Okuyun
Old 28-08-2007, 09:24   #6
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

1.Miras bırakanın “ mirasçılardan mal kaçırmak “ maksadıyla hareket ettiği iddiasıyla dava açılırsa;
Burada mirasçılar miras bırakanın külli halefi (ardılı) olarak hareket etmemekte kendi haklarını korumaktadırlar. Mirasçılar hep birlikte dava açarak taşınmazın terekeye iadesini isteyebilecekleri gibi, gibi , bazı mirasçıların paylarına hasren dava açmaları imkanı bulunmaktadır.
Mirasçılardan mal kaçırma iddiasına dayalı davada , ister terekeye iade talep edilsin ister pay yönünden dava açılsın , ispat yönünden durumun değişmediği her iki halde davacıların kendi haklarını koruduklarından üçüncü kişi konumunda oldukları ve iddianın her türlü kanıtla ispat edilebileceği kanısındayım.
2.Soru sahibinin sözünü ettiği durum ; davacıların mirasçılardan mal kaçırmak maksadıyla değil, alacaklıdan mal kaçırmak, kiracıyı çıkarmak,şufa hakkını kullanılmasını önlemek maksadıyla muvazaalı temlikte bulunulduğu iddiası ile dava açılması halinde söz konusu olur. Bu takdirde davacılar miras bırakanın külli halefi olarak hareket ettiklerinden , yazılı delil aranır.
Sanırım ki; somut olay birinci durumla ilgilidir.