Mesajı Okuyun
Old 21-04-2009, 14:55   #6
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 1967/1192
Karar: 1967/1437
Karar Tarihi: 16.02.1967

ÖZET: Üçüncü şahıs borçlunun kendi yanında çalışmadığını veya alacağı bulunmadığını iddia ve ispat etmiş olmayıp, borçlunun takibi yapanlara karşı bu kadar borcu olmadığını, ücretinin aynı zamanda ayrı ayrı dosyalar zımnında iki defa haczedilemeyeceğini söylemekle yetinmiştir. Böyle bir iddia tespit davasına konu teşkil etmez. Bu yüzden davanın reddi gerekir.


(2004 S. K. m. 89, 355, 356)

Dava: Davacı Nuri ile davalı Yakup’a müteallik olmak üzere İstanbul Dokuzuncu Hukuk Hakimliği’nden verilen 24.3.1966 tarih ve 541-125 sayılı hükmün müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye 1.2.1967 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Maaş ve ücret haczinin icra şekli ve dairesinin bu yoldaki emirlerine ademi riayetin İİK’nin 355 ve 356 ncı maddeleri hükümleriyle tespit edilmiştir Haciz tebliğine rağmen 355 inci madde hükmüne riayet etmeyen üçüncü şahıs bu fiili ile sorumlu olup borçlunun maaşından tevkif etmediği para ayrıca hükme hacet kalmaksızın kendi maaşından veya mallarından alınır. Aynı Kanun’un 89 uncu maddesi hükmü, hamiline ait olmayan veya cirosu kabil senede dayanmayan alacak veya sair haklarla borçlunun üçüncü şahıs elindeki menkul mallar için tatbik edilir. Böyle bir haciz ihbarı üzerine üçüncü kişi süresi içindeki gerekli cevabı vermediği takdirde mal yedinde veya borç zimmetinde sayılarak kendisine 2 nci ihbarname tebliğ edilir. Bu ihbarname üzerine, yedi gün zarfında menfi tespit davası açmak hakkını haizdir. Menfi tespit davasının mevzuunu borçlunun kendi zimmetinde hiç veya haczedilen miktarda alacağı, malı veya hakkı bulunmadığına mütedair iddia teşkil eder. Üçüncü kişi tespit davası açmadığı veya dava reddedildiği takdirde makbuz zimmetinde sayılır. Borcu icra dairesine ödemeye veya yedindeki malı teslime mecburdur.

Tetkik konusu olaya gelince; üçüncü şahıs borçlunun kendi yanında çalışmadığını veya alacağı bulunmadığını iddia ve ispat etmiş olmayıp, borçlunun takibi yapanlara karşı bu kadar borcu olmadığını, ücretinin aynı zamanda ayrı ayrı dosyalar zımnında iki defa haczedilemeyeceğini söylemekle yetinmiştir. Böyle bir iddia 89 uncu maddede yazılı tespit davasına konu teşkil etmez.

Sonuç: Varit olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, İİK’nun 366 ve HUMK’nun 438 inci maddeleri uyarınca onanmasına, 16.02.1967 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları