Mesajı Okuyun
Old 14-01-2009, 11:46   #1
MeNscH

 
Mesaj Genelde Borç İlişkisi, Özelde Alacağın Temlikine Müteallik Bir Sual..

Öncelikle belirtmek isterim ki şu an Borçlar Hukuku I dersi almakta olan bir üniversite öğrencisiyim ve de bir pratik sual hakkında sizin de görüşlerinizi almak istiyorum..

A ile B arkadaştırlar.. B'nin, A'ya önceden ve de geçerli bir borç ilişkisinden doğan 3.000 YTL'lik bir borcu bulunmaktadır.. B, A'ya, bir arkadaşında bir araba bulunduğunu ve de bunun satışını kendisi için 6.000 YTL'ye ayarlayabileceğini belirtmiştir.. A bu teklifi kabul etmiştir.. A, B ve araba sahibi C bir araya gelmişler, A 3.000 YTL'lik nakit para ve de B ile arasında olan 3.000 YTL'lik borcun senedini, araba sahibi olan C'ye teslim etmiş, karşılığında da arabayı teslim almıştır.. A alacağın temlikinin geçerli olabilmesi için "Basit Yazılı Şekil" şartının bulunduğunu bilmediğinden, C ile arasında olan alacağın temliki sözleşmesini yazılı hale getirmemiştir.. Bu işlemden sonra C noterde arabayı, borcu olmadığını da kabul ederek A'ya devretmiştir.. Aradan 2 yıl geçtikten sonra C, A'dan aldığı senedi B'den tahsil edemediğini öne sürerek arabasını iade etmesi için A'ya dava açmıştır..

Şimdi burada ilk başta A, B ile arasında olan 3.000 YTL'lik borcu alacağın temliki sözleşmesi yaparak C'ye devretmiştir.. Ancak alacağın temliki sözleşmesinin şekil şartı olan "Basit Yazılı Şekil" şartı yerine getirilmemiştir.. Ancak C'nin noterde imzaladığı ve de A'ya borcu olmadığını belirten bir sözleşme bulunmaktadır.. Şekil şartı yerine getirilmemiş alacağın temliki işleminden daha sonra noter huzurunda imzalanan bu sözleşmeyi öne sürerek A arabayı iade etmekten ya da belli bir borç altına girmekten kaçınabilir mi? Kanaatim o yöndedir ki; A noterdeki bu işlemi öne sürerek arabayı iade etmekten ya da herhangi bir borç altına girmekten kaçınabilir.. Bu konudaki kanaatim doğru mudur, yanlış düşünüyorsam bu olayın çözümü hangi şekilde olacaktır?

Teşekkürler..