Mesajı Okuyun
Old 19-02-2009, 12:09   #1
Av.bozkara

 
Soru BoŞanma Davasi Ve Mk 166/4

Arkadaşlar,

Müvekkilin eşi bayan X kayınvalidesi ile aynı evde oturamayacağından bahisle 1998 yılında evi terk ediyor. Bir çok barıştırma girişimleri de fayda vermiyor ve bayan X müvekkilime karşı şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açıyor. Müvekkilim, müşterek çocuğun kendisine gösterilmeyeceğinden çekinerek davayı kabul etmiyor ve mahkeme de tarafların barışma ihtimaline ve dolayısıyla da şiddetli geçimsizlik emaresine rastlanılmaması sebebine dayanarak davayı red ediyor ve bu karar 2000 yılında kesinleşiyor. Ancak bayan X yıllarca evine dönmemeye devam ediyor. Müvekkil de 2006 yılında tanıştığı bir bayanla evlilik dışı ilişki yaşamaya başlıyor ve 2006 yılında bayan X'e karşı MK 166/4 çerçevesinde dava açıyor. Ancak mahkeme Bayan X in eve dönmemesinin sebebinin tarafların kayınvalideden ayrı müşterek bir evinin olmaması olarak niteliyor ve ayrıca taraflardan müvekkil kocanın daha kusurlu olması nedeniyle davayı red ediyor. Mk 166/4 e ilişkin davalarda hakimin kusur açısından araştırma yapmaması ve takdir yetkisini kullanmaksızın yalnızca 3 yıldır birleşme olup olmadığına bakması ve buna göre karar vermesi gerekirken mahkeme bunu yapmıyor ve red kararı veriyor. Müvekkilde bilinçsizce kararı temyiz etmiyor ve bu kararda 2007 yılında kesinleşiyor. Müvekkil X den boşanmaya kararlı ve dava açmak üzere adli yardım bürosuna başvuruyor.

Şu halde ben 3 yıl dolmamasına rağmen farklı bir boşanma sebebine dayanarak bayan X e karşı boşanma davası açabilirim. Bu farklı sebep; şiddetli geçimsizlik ya da terk olabilir. Ancak bu davalar da en aşağı 1 yıl sürer. Müvekkilin MK 166/4 e göre dava açma hakkına ise 1 yıl kalmış durumda.

Sizce dava açsak mı? Açarsak terk nedeniyle mi daha etkili olur-şiddetli geçimsizlik nedeniyle mi? Ya da dava açmadan 166/4 deki hakdan yararlanmayı beklemek daha mı doğru olur?

Görüşlerinizi bekliyorum.

Saygılarımla.