Mesajı Okuyun
Old 06-01-2012, 16:56   #74
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Barış Kılıç
Yeni HMK 107. maddesinde belirsiz alacak davasının açılabileceği durumlarda tespit davası da açılabileceği belirtiliyor. Manevi tazminatı tespit davası şeklinde açılması düşünülemez mi? Örneğin bir trafik kazası sonucu yaralanmış olan kişinin çektiği elem ve üzüntüsünün parasal değerini mahkemenin tespit etmesini istemesi mümkün değil mi? Manevi tazminatın bölünmezliği ilkesi kanuni bir ilke değildir. Bence maddi tazminatta olduğu gibi bölünebilir ve tespiti de mümkündür. Eğer kanun koyucu aksini isteseydi bunu Kanunlaştırdı. Yargıtay kanunda olmayan bir durumu içtihatla hukuk düzenine sokması mümkün değildir. Yargıtay yeni bir içtihat ile davacının madddi ve manevi zararlarının tamamının mahkeme tarafından tespit edilmesi gerektiğini belirtirse yeni HMK'nın mantığına daha uygun olur. Böylesi hakkaniyete de uygun olur.

Yargıtay ve yargıçlar sadece yasada yazılı olanlarla karar verseydi, birçok olayda ne hüküm kurulabilir ne de adil olunabilirdi...
Manevi tazminat ve kişilik hakları maddi hukuk yasalarında tanımlı mı? Evet.
İşte yasal kavramların, yargısal yorumunu yapmak mahkeme ve yargıçlara mevdu ve onların tekelinde bir görevdir. (AY.m.9)
Bu açıdan, manevi tazminatın neliğine ilişkin Yargıtay Genel Kurul ve daire kararlarına bahsettiğiniz zaviyeden bakılması doğru değildir.
Saygılarımla.