Mesajı Okuyun
Old 04-07-2011, 18:35   #5
av.elfida

 
Varsayılan

İcra takibi yapamaz demedim ki sayın tiryakim.Benim de okuduğum yargıtay kararlarında dava açmak veya icra takibi yapmak seçimlik hak olarak yazıyor. Ancak kiralanan taşınmazların ilamsız icra yolu ile tahliyesine iki sebeple gidilebilir. Bunlardan birincisi kira bedelinin ödenmemesi nedeniyle ilamsız tahliye diğeri ise kira süresinin sona ermesi nedeni ile ilamsız tahliyedir. Birincisinde kiralayanın elinde yazılı kira sözleşmesi olmasına gerek yok ancak borçlu itiraz ederse İİK m. 269b/1'e göre kiralayanın bu itirazı hükümden düşürmesi için kira sözleşmesinin yazılı ve noterlikçe düzenleme veya onaylama biçiminde yapılmış olması gerekir. Aksi halde, kiralayanın itirazı hükümden düşürmesi için icra mahkemesine değil, sulh hukuk mahkemesine başvurup kira bedelinin tahsili ve kiracının tahliyesi davası açmalıdır.Ha borçlu itiraz etmezse sıkıntı yok. itiraz ederse bu prosedür izlenir ki kiralayan yine sulh hukuk mahkemesine gitmek zorunda kalır.
Kira süresinin sona ermesi nedeni ile ilamsız tahliye yoluna başvurabilmek için ise yazılı kira sözleşmesinin yanında yazılı tahliye taahhüdünün de bulunması gerekir. Yazılı kira sözleşmesi olmadığından bu yola da başvuramaz.
Yani kısacası kiralayan dava açmak veya doğrudan icra takibi yapmak hakkını haizdir. Ben borçlu itiraz ederse karşılaşılabilecek ihtimale göre dava açmak daha mantıklı dedim.( Bunu bu şekilde açıkça izah etmesem bile bunu düşünerek cevap verdim) Ayrıca şu da başka bir soru ki kira bedelinin ödenmesi noktasında sıkıntı var mı?? Çünkü kiralayan kira bedelinin ödenmemesi nedeni ile ilamsız tahliye yoluna gidebilir.