Mesajı Okuyun
Old 04-07-2013, 13:04   #34
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Fatih Ahmet AKYILDIZ
......................................... MAHKEMESİNE
BURSA

Dosya Esas : 20 / Esas-20 / Karar
Karar Tarihi :

TALEPTE BULUNAN : ......................................- ADRES
VEKALETEN MÜDAFİ : Av...................................- ADRES
D.KONUSU : Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 22.10.2008 tarihli yazısı ve atıfta bulunduğu 9ncu Ceza Dairesi'nin 31/10/2007 tarihli ve 2007/8355-7699 sayılı içtihadı uyarınca beraat eden sanık lehine vekalet ücreti tayini hususunda Ek Karar Verilmesi talebi

İZAHI : Vekil eden hakkında ..../...../2012 tarihinde yukarıda esas numarası belirtilen dosyada beraat kararı verilmiştir.
Beraat kararı dosyadaki delillere, oluş ve kabule, usul ve yasaya uygundur. Ancak karar içeriğinden de anlaşılacağı üzere beraat eden sanık kendisini vekaletname vererek avukat ile temsil ettirmesine rağmen sanık lehine vekalet ücretine karar verilmemiştir.
1. 29.05.1957 gün ve 4/6 sayılı ve 02.05.1956 gün ve 4/3 sayılı İBK. ları ile yargılama giderlerinin neler olduğu sayılmış ve karşı tarafa yüklenecek olan avukatlık ücretinin de bu giderler arasında olduğu açıkça belirtilmiştir. Yargıtay Kanunu'nun 45nci maddesi gereğince İçtihadı birleştirme kararları benzer hukuki konularda Yargıtay Genel Kurullarını, dairelerini ve adliye mahkemelerini bağlayacağı düzenlenmiştir.
2. 5271 sayılı C.M.K.'nun 327nci maddesi uyarınca;1)Hakkında beraat veya ceza verilmesine yer olmadığına karar verilen kişi sadece kendi kusurundan ileri gelen giderleri ödemeye mahkum edilir. 2) Bu kişinin önceden ödemek zorunda kaldığı giderler, Devlet Hazinesi'nce üstlenilir.
3. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 168/son maddesi gereğince ;“Avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarife esas alınır.”
Aynı kanun'un 169ncu maddesi gereğince ;“Yargı mercilerince karşı tarafa yükletilecek avukatlık ücreti, avukatlık ücret tarifesinde yazılı miktardan az ve üç katından fazla olamaz”
4. Karar tarihinde yürürlükte olan (28149 sayılı Resmi Gazetede 21.12.2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren) 2012 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin Genel hükümler kısmında yer alan Ceza Davalarında Ücret başlıklı kısmında, 13/5 maddesi uyarınca “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir”.
5. Yargıtay 8nci Ceza Dairesi'nin 3.12.2007 tar. 2007/9222 E.- 2007/8495 K. sayılı kararı, 8nci Ceza Dairesi'nin 25.02.2008 tar. 2007/13484 E.- 2008/1110 K. sayılı kararı, 4ncü Ceza Dairesi'nin 17.09.2008 tar. 2008/862 E. -2008/16994 K. sayılı, 9ncu Ceza Dairesi'nin 01.02.2011 tar., 2009/3203 E- 2011/612 K. sayılı ilamları ile de beraat eden sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Yargıtay 9ncu Ceza Dairesi'nin 01.02.2011 tarihli, 2009/3203 E- 2011/612 K. sayılı ilamı ile de beraat eden sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi nedeni ile hüküm düzeltilerek onanmıştır.

Yargıtay 4ncü Ceza Dairesi'nin 2008/862 E.- 2008/16994 K. tarihli ve 17.09.2008 tarihli kararı ile “ suçu işlediğine dair yeterli delil bulunmadığından beraatine karar verilen sanık " lehine de vekalet ücretine hükmedileceği açıkça belirlenmiştir.
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü, 20.11.2008 tarihli Beyoğlu 2.ACM 2008/36 K. dosyası yazısı ile “ Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 31.10.2007 tarihli ve 2007/8355-7699 sayılı ilamında da belirtildiği üzere 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan 2007 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/5. maddesi gereğince beraat eden sanıklar yararına vekalet ücreti tayin olunması gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmemiş ise de bu hususta mahalli mahkemesinden alınacak ek kararla meselenin halli mümkün bulunduğundan anılan karar aleyhine kanun yararına bozma yoluna gidilmemiştir.” görüşünü benimsemiştir.

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 22.10.2008 tarihli ANTALYA Cumhuriyet Başsavcılığı'na hitaben yazılan yazısı ile “ Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 31.10.2007 tarihli ve 2007/8355-7699 sayılı ilamında da belirtildiği üzere 2008 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/5. maddesi gereğince “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir” biçimindeki düzenleme karşısında, beraat eden ve kendilerini vekille temsil ettiren sanıklar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmemiş ise de mahkemesinden alınacak bir kararla konunun mahalinde çözümlenebileceği düşünülmüş, bu aşamada anılan karar aleyhine kanun yararına bozma yoluna gidilmemiştir." görüşünü benimsediği için, bu aşamada kanun yararına bozma yoluna gidilmeyerek sayın mahkemenizden bu konuda EK Karar verilmesini talep etme zorunluluğu hasıl olmuştur. (Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü yazısı örneği Ek'tedir)


İSTEM SONUCU : Yukarıda yasal dayanakları açıklandığı üzere anılan kararda beraat eden sanık kendisini vekil ile temsil ettirmiş olmasına rağmen lehine avukatlık ücretine hükmedilmemesi sebebiyle bu konuda Ek Karar verilmesini sayın mahkemenizden saygılarımla arz ve talep ederim. 20.03.2012



Sanık ...... ........ 'ın
VEKELATEN MÜDAFİ
Av.


EK :
1. Suçu işlediğine dair yeterli delil bulunmadığından beraatine
karar verilen sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine
dair Yargıtay 4. C.D nin kararı
2. Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün
20.11.2008 tarihli
Beyoğlu 2.ACM 2008/36 K. dosyası yazısı

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü yukarıdaki gibi "meselenin yerel mahkemesince ek kararla halledilebileceği" görüşünü benimsediğini belirtmişse de (site içerisinde benzer bir konu altında kararın tam metni bir meslektaşımız tarafından eklenmişti; ancak şu an metni bulup alıntı yapamadım!); ek karar talebi aşağıdaki içtihattan haberdar olan hakim tarafından reddolunacaktır.

Alıntı:
Yargıtay 15. Ceza Dairesi;
Esas No:2011/67285
Karar No:2012/38806
(KARARIN ÖZETİ: EK KARARLA VEKALET ÜCRETİ VERİLEMEZ.)
"...Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Mahkemece 14.04.2011 tarihli kararla,sanıkların beraatine karar verilerek dosyadan el çekildikten sonra, sanık müdafinin vekalet ücretine yönelik tavzih talebi üzerine dosyanın usul ve yasaya aykırı olarak yeniden ele alınarak 30.05.2011 tarihinde talebin kabulüne dair verilen ek karar hukuken yok hükmünde bulunması nedeniyle, sanıklar müdafinin bu karara yönelik 08.06.2011 günlü temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Yasanın 8/1. ve 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 11.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 15.06.2012..."


Kaynak: www.adalet.org

Kararın tam metnini bulamadım. Bu nedenle, "talebin kabulüne dair kararı sanıklar müdafii neden temyiz etmiş" anlayamadım! Yazım hatası olarak "talebin reddine" yerine "talebin kabulüne" diye yazılmış olabileceği aklıma ilk gelen!

Saygılarımla...