Mesajı Okuyun
Old 09-03-2017, 13:02   #4
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

17.Hukuk Dairesi
Esas: 2015/7850
Karar: 2016/727
Karar Tarihi: 21.01.2016


TAZMİNAT DAVASI - TRAFİK KAZASINDAN KAYNAKLANAN MADDİ TAZMİNAT İSTEMİ - TAZMİNATTAN İNDİRİM YAPILMAKSIZIN DAVALILARDAN TAHSİLİNE KARAR VERİLMESİ GEREĞİ - HÜKMÜN BOZULDUĞU

ÖZET: Mahkemece, tazminattan indirim yapılmaksızın davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

(6098 S. K. m. 49)

Dava ve Karar: Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalılar Medine ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Davacı vekili, davalı ......'in müvekkiline ait aracı rıza dışında alarak kaza yaptığını, aracın pert olduğunu, aracın çarptığı işyerinde hasar oluştuğunu, ......'in olay anında alkollü bulunduğunu, müvekkilinin aracını 5.000 TL'sına satın aldığını, 1.750 TL masraf yaparak yenilediğini belirterek şimdilik 2.500 TL'nin olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiş; 22.10.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 3.000 TL artırarak 5.500 TL'nin tazminini istemiştir.

Davalılar ...... ve ..., kusuru, tazminat miktarını kabul etmediğini, aracın anahtarının davacının oğlu ........ tarafından arkadaşları ......'ı eve bırakması için çocukları ....'e verildiğini, davacının oğlu üzerinde bakım gözetim görevini yapmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 3.000 TL tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekili ile davalılar .....ve ... vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davacı aracı 1993 model .... kamyonet olup davaya konu kaza 1.1.2014 tarihinde meydana gelmiştir. Olay tarihinde araç 21 yaşındadır. Kaza sonrası araç pert olduğundan bedelsiz olarak hurdaya ayrılmıştır. Hasarlı aracın fotoğrafları olduğundan bahsedilmiş olup bu fotoğraflar dosyada bulunmamaktadır. Ayrıca kazaya ilişkin Mobese görüntüsü ve CD mevcuttur. Hasar konusunda alınan bilirkişi raporunda araç görülemediğinden hasar tespiti yapılamadığı, dava tarihi itibariyle piyasa rayicinin 5.500 TL edeceği belirtilmiştir. Zarar haksız fiil tarihinde doğmuştur. Bu nedenle aracın 2.el piyasa rayiç değeri ile varsa sovtaj değerinin kaza tarihi itibariyle belirlenmesi gerekir. Hasar tespiti yapılabilmesi için aracın görülmesi zorunlu değildir. Aracın fiilen görülmesinin mümkün olmadığı hallerde sözedilen aracın hasarlı halini gösteren fotoğraflar, Mobese kaydı ve CD'den yararlanılarak aracın yaşı, modeli, markası, kazanın oluş şekli, oluşan hasarlar birlikte değerlendirilerek aracın onarım bedeli, olay tarihindeki piyasa rayici (2.el) ve sovtaj değeri tespit edilebilir.

Bilirkişi raporu yüzeysel olup hükme elverişli değildir.
Bu durumda mahkemece, öncelikle aracın hasarlı halini gösteren fotoğrafların bulunduğu yerden getirtilmesi, daha sonra önceki raporu düzenleyen bilirkişiden tüm dosya kapsamı, fotoğraflar, CD, Mobese kaydı, araç ruhsatı vs. gözönünde bulundurularak davacı aracında kaza sonucu meydana gelen hasar bedelinin, aracın onarılması halinde gerekli onarım giderinin, olay tarihindeki 2.el piyasa rayiç değeri ile varsa sovtaj değerinin tesbiti, aracın onarımının mı, pertinin mi ekonomik olacağı hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir.

3-Somut olayda, davacıya ait aracın anahtarı, davacının oğlu .... tarafından evdeki askıdan, babasının haberi olmadan alınmıştır. ....araç anahtarı yanında olduğu halde arkadaşları .... ve ....'la buluşmuş, birlikte alkol almışlardır. Araç sürücüsü olan .... 1.58 promil alkollüdür. Bir süre sonra ...., aracın anahtarını....'den isteyerek ....'ı evine bırakmak istemiştir. .... rızası ile aracın anahtarını ..'e vermiş; ....araçla .... da yanında olduğu halde seyrederken davaya konu kaza meydana gelmiştir. ....'in emanet olarak aldığı aracı aldığı gibi hasarsız şekilde iade (teslim) etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Mahkemece, her ne kadar yanılgı sonucu, ....'ın davacının oğlu olduğu, ....'in......'ın rızasıyla aracı kullandığı, davacının oğlu....'ı evine bırakmak için seyrederken kazanın meydana geldiğinden bahisle tazminat miktarından hatır taşıması olduğu gerekçesiyle indirim yapılmış ise de; somut olayda hatır taşıması indiriminin uygulanmasını gerektiren bir durum mevcut değildir. Aracı aldığı gibi hasarsız olarak teslim etme yükümlülüğü olan .... ve diğer davalılar tazminatın tamamından sorumludur.

Bu durumda mahkemece, tazminattan indirim yapılmaksızın davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Kabule göre de; bilirkişi raporunda tazminat miktarı 5.500 TL olarak belirlenmiş iken mahkemece 5.000 TL olarak hükme esas alınması da isabetli değildir.

Sonuç: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalılar .....ve ... vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalılar .... ve ... vekillerinin, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyize gelen taraflar lehine BOZULMASINA, 21.01.2016 gününde oybirliği ile, karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı