Mesajı Okuyun
Old 17-03-2009, 17:13   #4
abdullahekinci

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım;

Bir arkadaşım benim de askerlik yaptığım birlikte nöbet tuttuğu mevziyi terk ettiği iddiasıyla mahkemeye verildi. NÖBET YERİNİ TERK ETMENİN CEZASI NEDİR VE BU SÜRE ASKERLİK HİZMETİNDEN DÜŞERMİ? Bu anlamda bilgilerinizi paylaşmanızı rica ediyorum. Birde şı aşamada itiraz mümkünmüdür mümkünse nereye itiraz etmelidir.

Saygılarımla

Alıntı:
Yazan Av.Özcan
Değerli Meslektaşlarım...

Sizin görüşlerinize açacağım konu aslında pek ilginizi çekmeyebilir.Hatta bayan meslektaşalarımızın hiç bilmedikleri duymadıkları bir konudur.Erkek meslektaşalrımız ise askerlik vazifelerini ifa ederken bir şekilde öğrenmiş olabilirler( veya arkadaşlarından vs..).Konu kısaca şöyle..

Askeri Yargı' da ve özellikle Disiplin Mahkemeleri ile ilgili mevzuatta verilen disiplin cezalarının hukuki boyutu ile ilgili...

Ast-Üst ilişkilerinde disiplin esastır ve olmazsa olmaz unsurdur. Ancak Üst bir disiplinsizlik olayını gördüğünde( ya da kendine göre öyle yorumladığında) durumu bir tutanakla tespit ediyor ve kendi ceza veremeyecek durumdaysa amirine tutanağı tevdi ediyor. Amir durumu inceliyor, atıyorum, 7 gün oda hapsi cezası veriyorum diyor. Hatta bu süre, yanlış hatırlamıyorsam 20-21 güne kadar varabiliyor. Asta verilen bu ceza, askeri de olsa herhangi bir mahkeme ve hakim yüzü görmeden verilebiliyor.

Cezayı alan astın, bu cezanın tebliğinden itibaren cezayı veren rütbelinin bağlı olduğu bir üst rütbeliye şikayet dışında başka çaresi yok. Şikayet inceleniyor ve reddediliyor. Şimdi yapacak hiç bir şey yok.

Cezayı verecek amirin, ister cezayı kendisi -As.Ceza Kanunu 171 deki tabloya göre verebileceği sınırlar içinde kalmak kaydıyla-, verebiliyor, isterse mahkemeye gönderiyor.

Şimdi, bu durum askeri disiplinin hızlı ve etkili bir şekilde sağlanması mantığından yola çıkılarak kabul edilmiş olabilir. Ancak askeri bir şahıs da olsa bu cezaların bir üst rütbelinin: "sana 7 gün oda hapsi"...veya " 3 gün göz hapsi" diyerek herhangi bir yargılama olmaksızın, prosedürde sadece bir savunma alınması yoluyla gerçekleştirilmesinin hukuki temelini ben algılayabilmiş değilim. Disiplin cezasının, hürriyeti tahdit yoluyla verilebilmesi kabul edilmiş ise bunun mutlaka mahkeme huzurunda gerçekleştirilmesi gerektiği kanaatindeyim. Çünkü ihlal edilen husus adı üzerinde disiplindir. Ceza kanunu anlamında korunan bir yarar değildir.Olmuş olsa bile bunlar mutlaka mahkemeye sevkediliyor.Problem disiplin suçları açısından...

Hatta erler açısından mevzuat incelendiğinde oda hapsi cezası alan ve cezasını demir parmaklıklar arkasında çeken askerlerin aynı zamanda ağır işlerin yapımında kullanılabileceğini görmekteyiz. Sonucu bu şekilde izah edebildiğim bu hususun hertürlü art niyetten arındırılmış bir şekilde ve sadece insan hakları, adil yargılanma,mahkemesiz ceza olmaz ilkesi hususları göz önünde bulundurularak tartışılmasını bekliyorum...

Görüşleriniz için şimdiden teşekkürler...