Mesajı Okuyun
Old 09-01-2009, 20:36   #18
law in law

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
17. Hukuk Dairesi

E:2003/9907
K:2003/9147
T:06.10.2003



Taraflar arasınbaki tapu iptali ve tescil davası üzerine yapılan yarğılama sonunda; davanın açılmamıs sayılmasına ilişkin verilen hüküm davacı Osman vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle dosya incelendi, geregi düşünüldü:
Karar
Davacı Osman, tapu kaydına ve kadastro öncesi nedene dayanarak mera olarak sınırlandırılan 2248 nolu parselin 2500 m2'lik kısmının tapu kaydının iptali ile kendisine ait 2475 nolu parsele ilave edilmek suretiyle tescili isteğiyle dava açmıştır. Mahkemece HUMK. 409/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı Osman vekili tarafından temyiz edilmiştir. 24.9.2002 tarihli duruşmaya sağlık nedeniyle gelemeyen davacı vekili, mazeret dilekçesi ile birlikte doktor raporunu göndermiş, mahkemece; "mazeretin kabulüne, duruşma gününü başvurduğunda öğrenmesine" karar verilerek duruşma 17.10.2002 gününe bırakılmıştır. Belirlenen günde davacı vekilinin duruşmaya gelmemesi sebebiyle mahkemece, "Taraflarca takip edilmeyen davanın HUMK.'nun 409. maddesi uyarınca yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına", bu karar gününden itibaren üç ay içinde yenilenmediği gerekçesiyle "davanın açılmamış sayılmasına" karar verilmiştir.
Bilindiği gibi, bir davanın duruşmasına gelmeyen davacı (davalı) ya da vekili tarafından mazeret dilekçesi verildiğinde, mahkemece mazeret dilekçesi ya reddedilir ve duruşmaya devam olunur, ya da kabul edilerek duruşma ileri bir tarihe bırakılır. Mazeret kabul edildiği takdirde yeni duruşma günü, davetiye masrafı verilmiş ise onunla, masraf verilmemiş ise diğer taraftan alınmak suretiyle mazeretli olan tarafa (davacı-davalı) bildirilir. Çünkü işin mahiyetine ve mahkemenin türüne göre bir yargısal işlem ancak ya tefhim veya tebliğ ile sıhhat kazanır. Ayrıca; HUMK.'nun da mazeret üzerine gelmeyen tarafın duruşma gününü mahkeme kaleminden öğreneceğine ilişkin bir hükme yer verilmemiştir.
Nitekim Hukuk Genel Kurulu 6.4.1955 gün 1591/1690 sayılı kararlarında da duruşma talikine dair talebin mahkemece kabul edilmiş olması durumunda duruşma için tayin edilen günün usulüne tevfikan bildirilmesinin gerekeceği, dilekçede duruşma gününün kalemden öğrenileceğinin beyan edilmesinin, bu usuli muamelenin ihmalini gerektirmeyeceği açıkça vurgulanmıştır. O halde, mazeretli olduğu kabul edildikten sonra, duruşma günü kendisine bildirilmeyen davacı vekilinin yokluğunda dosyanın işlemden kaldırılmasına, usulsüz olan böyle bir işleme dayanılarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazı yerindedir. Kabulüyle hükmün yukarda açıklanan nedenlerden ötürü BOZULMASINA 6.10.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.