Mesajı Okuyun
Old 31-07-2006, 18:53   #43
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Selamlar,

Uzun yazıların okunmadığı gerçeğinden yola çıkarak, önceki yazımda yer alan Anayasa Mahkemesi kararının konuyla ilgili bölümlerini tekrar yazmak istiyorum. Çünkü karar ders niteliğinde ve hukuk devleti, kişi hak ve özgürlükleri, kamu düzeni gibi çok kullanılan kavramları da tarif etmektedir.

Karara göre;

1- Hukuk Devleti demek insan haklarına saygı gösteren ve bu hakları koruyan, adil bir hukuk düzeni kuran ve bunu devam ettirmeye kendisini yükümlü sayan, bütün davranışlarında hukuka ve Anayasaya uyan, bütün işlem ve eylemleri yargı denetimine bağlı bulunan devlet demektir.

Hukuk Devleti başlığıyla bir forum vardı sitede. Buyrun nefis bir hukuk devleti kavramı tarifi…

2- Anayasamızın 13 üncü maddesi; temel hak ve hürriyetlerin Anayasanın özüne ve ruhuna uygun olarak kanunla sınırlanabileceğini öngörmüş, ancak bu sınırlamaların demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırı olamayacağını ve öngörüldükleri amaç dışında kullanılamayacağını hükme bağlamıştır. Bu Anayasa maddesinin gerekçesinde açıkça ifade edildiği üzere; “...ancak kanunla” denilmek suretiyle hak ve hürriyet sınırlamalarının münhasıran kanun konusu olduğu; yani yasama tasarrufundan başka bir düzenleyici tasarrufla (tüzük, yönetmelik vb.) hak ve hürriyetlerin sınırlanmayacağı belirtilmiştir.

Sayın Özoğul, siz de özgürlüklerin kısıtlanabileceğini iddia etmiştiniz. Evet kısıtlanabilir .”…ancak kanunla”

3-. Anayasa Mahkemesi bir kararında “bir kimsenin başkasına zarar vermeden; istediği hareketi yapabilmesi, istediği gibi dolaşabilmesi, yemesi, içmesi, eğlenmesi de şüphesiz kişi hürriyeti kavramı içerisindedir” demiştir
.

Ben Taksim’de dolaşırken kameralardan dolayı rahatsız olduğuma göre, “istediğim gibi dolaşabilmiş” olmuyorum.

4-Şu var ki, temel hak ve özgürlüklere yönelik her türlü sınırlandırmanın 13. maddede belirtilen amaçlarla yapıldığı yolunda gerekçe bulmak mümkündür. Bu bakımdan, kısıtlamanın Anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olarak yapılıp yapılmadığının ve demokratik toplum düzeni gereklerine uygun olup olmadığının araştırılması gerekir.

“Gerekçe bulmak” (terörü önlemek, kapkacı önlemek gibi mi mesela). Daha sonra uzun uzun bu konuya değineceğim.

5-14. ve 15. maddelerde ise özgürlüklere ya da bunların kullanılmasına ilişkin genel sınırlamalar kurala bağlanmaktadır. Bu kuralların incelenmesi, herkes için özgürlüğün asıl olduğunu bunların sınırlandırılmasının ise gerçekleşmesi güç koşullara bağlandığını açıkça ortaya koymaktadır. Özgürlükler herkese hatta kişinin kendisine karşı bile korunmuş, Yasa Koyucudan gelebilecek tecavüzlere karşı Anayasa Mahkemesi güvencesine bağlanmıştır. Anayasamız özgürlüklere saygılı olunmasını istemekle yetinmemiş, bunların kullanılmasını sağlayacak önlemler alınmasını Devletin temel amaç ve görevleri arasında saymak suretiyle, özgürlükçü bir görüşü benimsemiştir.

Ne ilginç değil mi? Bu özgürlükler herkese “hatta kişinin kendisine karşı bile” korunmuş.

6- “kamu düzeni bakımından tasvip edilmeme” gibi içeriği açıkça anlaşılmayan bir kavrama dayanılarak, polisin müdahalesini sağlayan inceleme konusu kuralın

Demek ki kamu düzeni kavramı herkes tarafından olur olmaz kullanılmaktadır ki, Anayasa Mahkemesi de rahatsız bu durumdan.

Saygılarımla