Mesajı Okuyun
Old 24-05-2013, 22:50   #199
armegedon23

 
Varsayılan

5999 sayılı yasanın geçici 6.maddesi 1956-1983 yılları arasında meydana gelen uyuşmazlıklarda davalı idareye başvuru yapılması halinde uzlaşmanın esas olacağını emrediyordu. Kanun metninde davalı idareye başvuru yapılmasının zorunlu olduğuna dair hiç bir hüküm olmamasına rağmen yerel mahkemelerin bazıları dava şartı yokluğundan davaların reddine karar verdi. Akabinde Yargıtay 5. Hukuk Dairesi bu yasanın dava açma hakkını ortadan kaldırır mahiyette olmadığını ve hak arama özgürlüğüne sınırlama getirilemeyeceğinden bozmuştu. Şimdide 18. Hukuk dairesi başta kanun lafzına aykırı olarak Anayasa Mahkemesinin kararını eksik yorumlayarak, 5. Hukuk dairesinin de kararlarının tam aksine bir karar verdi.

1- 5999 sayılı yasanın geçici 6.maddesinde başvuru zorunluluğuna dair emredici bir hüküm yok. Nitekim kanunda başvuru yapılması halinde ibaresi geçmektedir.

2- Anayasa mahkemesine yapılan başvuruda 3 aylık sürede dava açmayan kişilerin dava hakkını yitirmeleri başvuru sebebi olarak gösterilmiş, Anayasa Mahkemesi ise sadece bu 3 aylık süre ile ilgili başvuruyu reddetmiştir. Anayasa mahkemesinin kararında 3 aylık sürenin hak arama özgürlüğüne sınırlama getirmediği belirtilmiştir. Maalesef aynı Anayasa Mahkemesi 2003 yılında Kamulaştırma kanununda yer alan 20 yıllık hak düşürücü süreyi mülkiyet hakkına sınırladığı görüşü ile bu maddeyi iptal etmişti. 20 yıllık süreyi mülkiyet hakkına getirilen bir sınırlama gören Anayasa mahkemesi bu kararından 10 yıl geçtikten sonra 3 aylık süreyi sınırlama olarak görmemiştir.