Mesajı Okuyun
Old 15-01-2012, 16:40   #91
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Teknoloji ile hukuk arasındaki ilişkinin ne kadar soğuk olduğunu ve bu soğukluğun ne kadar vahim sonuçları olduğunu bir uzman görüşünü aktararak aşağıda dikkatinize sunuyorum:

Makalenin tamamı için tıklayınız:
http://www.gidamo.org.tr/resimler/ek...k.pdf?dergi=18

''Artık çok iyi anlaşılmaktadır ki, izin verilen seviyeler üzerinde gıdalarda bulunabilecek mikrobiyolojik tehlikeler, biyotoksinler, kimyasal kontaminantlar, mikotoksinler ve gıda katkı maddeleri, gıda maddelerini, insan sağlığı için zararlı duruma getirmektedir. Artık günümüzde gıda işleme, üretim, dağıtım ve tüketim sürecinde meydana gelen köklü değişimler nedeniyle tüketiciler, dünyanın her bölgesinde, tükettikleri gıda maddelerinin güvenliği hakkında emin olamamaktadır.''

''Artık çağımızda gıda sanayiinin gelişmesi ve gıda ticaretinin globalleşmesi, gıda üretim ve dağıtım yöntemlerini değiştirmiştir. Gıda ve yem maddeleri, önceki yıllardan farklı olarak günümüzde çok değişik şekillerde farklı yöntemler kullanılarak üretilmekte ve ulaştırılabilmektedir''

''Bu nedenle, şehirleşmedeki artış da göz önüne alındığında, gıda üretimi ve dağıtımı, depolama ve gıda servisi yapan gıda işyerlerine çok sıkı yaptırımlar getirilmesi ve gıda güvenliği sistemlerinin etkin olarak uygulanması gerekmektedir.''

Yeni bazı teknolojilerin geliştirilmesi, gıda üretimi ve çeşitliliğini artırmakta; ancak ürünlerin daha güvenli hale getirilmesi bazı soru işaretlerini de beraberinde getirmektedir. Sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için bu konuların, uluslararası geçerli metodlar kullanarak katılımcı ve şeffaf bir şekilde değerlendirilmesi gerekir. Ancak, bazı ülkelerin, gıda güvenliği konularını zaman zaman kendi çıkarları doğrultusunda değerlendirdiği ve buna yönelik yasal düzenlemeler yaptığı da görülmektedir.''

''Yakın zamana kadar gıda güvenliği konusunu düzenleyen sistemler, güvenli olmayan gıdaların yasal tanımlarının yapılarak bu tanımlamaya uygun olmayan ürünlerin tespit edilmesi, uzaklaştırılması ve gerekli yasal işlemlerin uygulanması şeklinde idi. Bu geleneksel sistem, önleyici/koruyucu yaklaşımı (pro-aktif) tam olarak karşılamaması nedeniyle günümüz şartlarında gerekli etkinliği gösterememekte ve sonuçta gıda güvenliği sağlanamamaktadır.''

“5179 sayılı Gıdaların Üretimi Tüketimi ve Denetlenmesine Dair Kanun”, 27 Mayıs 2004 tarihinde TBMM’nde yasalaşmıştır. Böylelikle yetki, sorumluluk ve imkanların Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesinde bir elde toplanması sağlanmıştır. Tarım ve Köyişleri Bakanlığının gıda ile ilgili idari yapısının da süratle geliştirilerek yeniden yapılandırılması gereklidir. Mevcut yapı nedeniyle hizmetler etkin ve verimli olarak yürütülememektedir. Bu nedenle, gıda hizmetlerinin yeniden yapılanması, gıda güvenliği hizmetlerinin etkin olarak yürütülmesini sağlanmasını hedefleyen yeni gıda yasası hükümlerince de bir zorunluluktur.''

İbrahim İLBEĞİ,
Şube Müdürü
TAGEM