Mesajı Okuyun
Old 16-06-2010, 11:49   #2
üye15755

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Avukat halil
Müvekkil şirket ihaleyi kazanıp belediye ile hizmet alım sözleşmesi imzalıyor.Belediye 4735 sayılı kanunun 25. maddesi gereği sözleşmeyi feshediyor.Teminat mektubu (320.000 TL) kadar Asliye Hukuk Mahkemesinde tahsil davası açıyor.
Sormak istediğim; Davanın Asliye Hukukta mı yoksa Asliye Ticarette mi açılması gerekir.Yanıt verecek meslek ustalarına şimdiden teşekkür ederim.Saygılarımla.

TicarÎ davalar; (1)mutlak ticarî davalar, (2)nispî ticarî davalar ve (3)havale, vedia ve telif hakkından kaynaklanıp bir ticarî işletmeyi ilgilendiren ticarî davalar diye üçe ayrılır.

1-) Mutlak ticarî davalar:
- TTK'da düznlenen hususlardan doğan davalar
- MK'da sayılan rehin karşılığı ödünç para verme işinden kaynaklanan davalar
- BK düzenlenen ticarî işletmenin devri, hizmet sözleşmesi sebebiyle rekabetin ihlali, neşir (yayım), itibar mektubu, alım-satım komisyonculuğu, ticari mümessil ve ticarî vekilden kaynaklanan davalar
- Markalara ilişkin mevzuattan doğan davalar
- Borsa, sergi, antrepo, menkul kıymetlerle alakalı davalar
- Bankalar Kanunu ve Ödünç Para Verme Kanunu'ndan kaynaklanan davalar
- Kooperatifler Kanunu'ndan kaynaklanan davalar
- Finanasal Kiralama Kanunu'ndan kaynaklanan davalar
- Ticarî İşletme Rehni Kanunu'ndan kaynaklanan davalar
- İflas davaları
- Oda ve borsa üyelerine ilişkin disiplin işlemlerine karşı açılacak davalar

2-) Nispî ticarî davalar:
Konusu ne olursa olsun, her iki tarafı da tacir olan davalar nispi ticari davadır.

3-) Havale, vedia ve telif hakkından kaynaklanan ve bir ticarî işletmeyi ilgilendiren davalar da ticari davadır.

Somut olayın konusu TTK'da sayılan ve yukarıda maddeler halinde yazdığımız mutlak ticari dava türlerinden değildir. Akdedilen ihale sözleşmesinde belediye tâcir olamayacağına göre (Belediyenin tacir olduğu durumlar da vardır, ama burada tacir değildir), her iki taraf tacir olması şartı yerine gelmediğinden nispî ticari dava da değildir. Zaten üçüncü dava türü olan havale, vedia ve telifin somut olayla ilgisi yoktur.
İzah edildiği gibi somut olay üç ticarî dava türüne de girmediğinden ve Sulh Hukuk Mahkemesi görev sınırının da üzerinde olduğundan dava Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmelidir.