|
|
|
|
|
|
Sayın Meslektaşlarım;
Geçen yıl müvekkil tarafından açılmış bir davaya yargıtay aşamasında dahil oldum.Müvekkilim eşiyle boşanma davası devam ederken, evlilik sırsında edinilen ve eşi tarafından muvazalı bir şekilde birlikte yaşadığı kadına devredilen gayrimenkul için muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açmış ve yerel mahkeme muvazaa yı kabul edip davayı kabul etmiş.Ancak yargıtay kararı bozdu.Bozma gerekçesi de taraflar arasında herhangi bir boşanma olmaması ve eşlerin birbirlerinden alacak hakkı doğmaması nedeniyle dava açma hakkının olmamasıydı.Karar Düzeltme aşaması da geçti ve Yerel Mahkemede Yargıtay ilamına uyarak davayı reddetti.Ancak bu arada taraflar boşandı ve boşanma kesinleşti.Tabii karar düzeltmede biz bu hususu ileri sürmüştük.Şimdi hem müvekkil hem de karşı taraf yani eski eş evin geri alınmasını istiyor. 1.sorum Boşanma davasının kesinleşmesiyle biz yeni bir dava açabilir miyiz? Muvazaya dayanabilir miyiz?
2.(Bu bizim fikrimiz )ilk önce eşe karşı birlikte edinim nedeniyle alacak davası açıp akabinde de muvazaa nedeniyle iptal davası mı açsak diye düşünüyoruz.Tabii bu arada ilk dava henüz kesinleşmedi??? yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim
|
|
 |
|
 |
|
Sayın yelda,
Bahsi geçen olay gerçekse dahi, hukuki niteliği itibariyle "Taraf muvazaasıdır", anılan nedenle muvazaayı ancak "Yazılı delillerle" kanıtlayabilirsiniz.
Belirtilen nedenle, taşınmazı iktisap edenin bedel ödemediğini kendiliğinden dile getirmeyeceği yüksek ihtimalinden hareketle, kaybetmeye mahkum olacağınız muvazaa iddiası ve tapu iptal istemi yerine, taşınmazı devreden eski eş aleyhine, katkı payı alacağınıza dayanarak alacak hakkı isteminde bulunmanızda fayda var gibi görünüyor.
Saygılarımla...