Mesajı Okuyun
Old 23-06-2009, 15:31   #5
Av. Mehmet Toprak

 
Varsayılan

Meslektaşım, hem ilk celsede tahliye ederiz abi zihniyetini ve hem de tutuklu yakınlarının ödedikleri parayı geri alabilmek için başvurdukları yolu aynı anda çok güzel özetleyen bir olayı anlatmışsınız.
Adliye koridorlarında bekleşen tutuklu yakınlarına bir bakın. Sürekli dualar ediyorlar. Hepsinin gözleri yaşlı, nasıl da vecd halinde yaradana sığınıyorlar. Aynı çölde Leyla'sını arayan Mecnun gibi değil mi?
Tutuklama tedbiri bu şekilde uygulandığı sürece ilk celsede tahliye ederiz abi çeteleri de var olmaya devam edecek. Kendilerine söylenecek her yalana inanmaya hazır tutuklu yakınları da çölde Leyla'yı arayan Mecnun gibi oradan oraya savrulup duracaklar böyle.
Tutuklu yakınlarına doğruyu anlatmak Leyla'nın hayali peşinde yollara düşen Mecnun'a, Leylayı göstermeye benzer. Doğru önünde durduğu halde o hayaller peşinde koşmaya devam eder.
Sizin olayınızda belli ki davayı devralacak meslektaşımız dosyada bir başka avukatın vekaletinin olduğundan haberdar olmuş ileride bir sorun olmaması için de dosyanın tek sorumluluğunun kendisine bırakılmasını istemiş. Büyük ihtimalle olay anlatıldığı esnada sesli düşünerek bir takım sözler sarfetmiştir. Tutuklu yakını da bu sözleri mucize kabilinden umut ışığı olarak görüp hemen sizden dosyayı almaya çalışıyor.
Paranın iadesi meselesine gelince bu noktada Mecnun gidiyor kırk yıllık şark kurnazı tüccar geliyor. En mazlum halleri ile büroya doluşuyorlar. Ya sende gir öbür avukatta girsin diyorlar. Ya da (verdikleri parayı fazla buluyorlarsa) öbür avukat senin için böyle söyledi diyerek avukatın onurunu kırıp dosyadan kendiliğinden istifa etmesini sağlamaya çalışıyorlar.Sanmayın ki sizi azletmeleri halinde avukatlık ücretinin tümünü ödemeleri gerektiğini sorup öğrenmediler.