Mesajı Okuyun
Old 05-07-2006, 22:56   #17
Tractatus

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Ömer ÜNLÜ

din ve devlet işlerini birbirinden ayırmak sanırım hilafete varolan bir tepkinin sonucu.

Laiklik Türkiye'ye özgür bir kurum değildir. Veya Türkiye'nin iç dinamiklerinin ortaya çıkardığı bir yapı da değildir. Laiklik, Aydnlama Çağı Avrupası'nın bir ürünüdür. Tabi bunun öncesindeki reform hareketlerini de unutmamak gerekir. Fransızlar buna laiklik der, İngilizler Sekülarizm..İsim farklı olsa da anlayış aynıdır. Dünyevi devlet işlerini, dini inançlardan ayrı tutmak,devlet işlerini din işlerine göre ayarlamamak, halkın dini inançlarına eşit mesafede durmak her devletin bekası için zorunludur.

Unutmayalım, "dinsizlik" olarak çarpıtılan laiklik demokrasinin en temel koşuludur. Laik olmayan bir demokrasi olamaz.Türkiye neredeyse 80 yıldır laik yapısını muhafaza ediyor. Şu ana kadar camii'ye gitmek isteyen hangi kişiye engel olunmuş? Veya hacca gitmek isteyen birine devlet "dur gidemezsin" mi demiş? Veya oruç tutmak ya da namaz kılmak yasaklanmış mı? Bilakis, devlet vatadaşlarının dini inançlarını yerine getirmesi için her türlü imkanı tanımıştır. Burda tek itiraz "başörtüsü" konusu olacaktır. Ama meseleyi farklı noktaya çekmemek adına buna değinmiycem. Ama sırf üniveritelerde ve resmi kurumlarda başörtüsü yasak diye laiklik dinsizlik olarak ilan edilemez.