Mesajı Okuyun
Old 06-03-2009, 13:35   #2
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

Hakediş haczi bir nevi ücret haczi olup, müstakbel bir alacağın haczidir. İİK.'nun 83. maddesi uyarınca maaş ve ücret hacizlerinde haciz tarihlerine göre sıra yapılacağından hacze iştirakten söz edilemez. Uyguleamada icra daireleri tarafından borçlunun üçüncü kişilerdeki müstakbel alacaklarına konulan birden fazla haciz ve temlikte paylaştırma işlemini borçlunun borçlusu konumundaki üçüncü kişi (kurum) uhdelerinde bulunan istihkakları hacizlerin konuluş tarihlerine göre icra dosyasına sırasıyla tevzii ettikleri görülmektedir.
Maaş ve ücret haczine iştirak İİK'nun 83. maddesinde düzenlenmiş olup, kanun koyucu, hacze iştiraki kabul etmemiştir (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, sayfa 461).
Yukarıda belirlenen yasa hükmüne göre maaş ve ücret üzerinde birden fazla haciz varsa, bunlar sıraya konur ve sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sondaki haciz için kesintiye geçilemez. Anılan hükümde öngörülen haciz, kesin haciz olup, ödeme sırasının kesin haciz tarihlerine göre belir*lenmesi gerekir. Bu nedenle, İcra Mahkemesinin yukarıdaki açıklamalara aykırı biçimde temlik alacaklılarını sıra dışında bırakması yasaya aykırıdır. Öncelikle buna ilişkin ilk İcra Hukuk Mahkemesi kararını temyiz etmelisiniz.
İkinci hazırlanan sıra cetveline itiraz ettiğinize göre aşağıdaki karar umarım işinize yarar;
T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2007/16015
Karar: 2007/19201
Karar Tarihi: 22.10.2007

ÖZET: Maaş ve ücret üzerinde birden fazla haciz varsa, bunlar sıraya konur ve sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sondaki haciz için kesintiye geçilemez. Anılan hükümde öngörülen haciz, kesin haciz olup, ödeme sırasının kesin haciz tarihlerine göre belir*lenmesi gerekir.

(2004 S. K m. 83)

Mahalli mahkemece verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Alacaklının şikayet konusu ettiği husus, borçlunun kesinleşen borçları hakkında adı geçenin maaşına konulan haciz uygulaması ile ilgilidir. Maaş ve ücret haczine iştirak İİK'nun 83. maddesinde düzenlenmiş olup, kanun koyucu, hacze iştiraki kabul etmemiştir (Prof. Dr. Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, sayfa 461).

Yukarıda belirlenen yasa hükmüne göre maaş ve ücret üzerinde birden fazla haciz varsa, bunlar sıraya konur ve sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sondaki haciz için kesintiye geçilemez. Anılan hükümde öngörülen haciz, kesin haciz olup, ödeme sırasının kesin haciz tarihlerine göre belir*lenmesi gerekir. Bu nedenle, İcra Mahkemesinin yukarıdaki açıklamalara aykırı biçimde ve İİK'nın 268. maddesine göre paylaştırma kararı vermesi isabetsizdir.

Şikayetçi alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 22.10.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları