Mesajı Okuyun
Old 25-08-2011, 19:29   #58
tiryakim

 
Olumlu iddiamın ispatı

İddiamın ispatı ile ilgili shiftdelete sitesinde yayınlanan Stj.Av.Mehmet Aykut Cihangirin hazırladığı tezin 66. sayfasını okumanızı öneririm.

(((( a-)İhtarnamedeki mehil(süre) dolduktan sonra dava açma hakkı bir süre ile sınırlı değildir...))) başlığını okuyunuz

Tezinde 6. hukuk dairesinin Esas: 2005/10230 Karar: 2005/11590 Karar Tarihi: 13.12.2005

Yukarıda esas ve karar numarası yazılan karar 66.ve 67 sayfasında yorumlanmış ...benim yorumlanmasını istediğim kararın aynısı mahiyeti aynıdır.

Tezin bulunduğu adres; ( 66. ve 67. sayfayı okuyunuz )

http://www.slideshare.net/aykutcihan...e-presentation

Stj.Avukatın yorumladığı kararın tam metni

Alıntı:
T.C. YARGITAY

6.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/10230
Karar: 2005/11590
Karar Tarihi: 13.12.2005


TAHLİYE DAVASI - TEMERRÜT - OTUZ GÜNLÜK SÜRE - UZUN SÜRE DAVA AÇILMAMIŞ OLMASI - İYİNİYET KURALLARINA AYKIRILIK

ÖZET : Kiracıya gönderilen ihtar veya ödeme emrinde ödeme için verilen otuz günlük sürenin geçmesiyle dava hakkı doğar. Yasada bu tür davalar herhangi bir süreye tabi tutulmamış ise de bu hakkı elde eden kiralayanının bu hakkını uzun süre kullanmaması iyi niyet kuralları ile bağdaşmaz.

(818 S. K. m. 260)

Dava: Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Uyuşmazlık temerrüt nedeniyle tahliye ve kira alacağına ilişkin olup, mahkemece davalının temerrüt nedeniyle tahliyesine, kira alacağının tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, hüküm yerinde yazılan gerekçelere göre davalının kira alacağına yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Tahliyeye yönelik temyiz itirazlarına gelince;

Takibe dayanak yapılan ve hükme esas alınan 01.09.1998 başlangıç tarihli ve on ay süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. 6570 Sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince sözleşme on aylık sürenin 01.07.1999 tarihinde bitimiyle yıldan yıla yenilenmiştir. Davacının 29.07.2003 tarihinde başlattığı icra takibi üzerine düzenlenen 01.09.2001 tarihinden takip tarihi olan 29.7.2003 tarihine kadar yirmiki aylık kira bedelinin ödenmesini içeren ödeme emri davalıya 31.07.2003 tarihinde tebliğ edilmiş olup, dava 31.12.2004 tarihinde açılmıştır.

B.K.'nun 260. maddesine dayanılarak temerrüt nedeniyle açılan tahliye davalarında yasal içerikli olarak düzenlenen ihtarnamenin veya ihtarname yerine geçen ödeme emrinin tebliğinden itibaren otuz günlük ödeme süresi içerisinde istenen aylara ilişkin kira parasının ödenmemesiyle temerrüt olgusu gerçekleşir ve ihtarda veya ödeme emrinde ödeme için verilen otuz günlük sürenin geçmesiyle dava hakkı doğar. Yasada bu tür davalar herhangi bir süreye tabi tutulmamış ise de bu hakkı elde eden kiralayanın bu hakkını uzun süre kullanmaması iyi niyet kuralları ile bağdaşmaz. Davacı ödeme emrini davalıya 31.07.2003 tarihinde tebliğ ettirmiş olup, davayı akdi ilişki yenilendikten ve temerrüde ilişkin dönem geçirildikten uzun süre sonra 31.12.2004 tarihinde açmıştır. Açıklanan bu durum karşısında davacı iyi niyetli kabul edilemez.

Bu nedenle tahliye isteminin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenle hükmün alacağa ilişkin kısmının ONANMASINA, 2. bentte yazılı nedenle temerrüt nedeniyle tahliyeye ilişkin kısmının BOZULMASINA, onanan kısım için aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına, 13.12.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)