Mesajı Okuyun
Old 12-02-2021, 12:09   #12
Mr. Kök

 
Varsayılan

GAZİANTEP BÖLGE İDARE MAHKEMESİ

1. VERGİ DAVA DAİRESİ

Esas Numarası: 2019/2327

Karar Numarası: 2019/2288

Karar Tarihi: 04.12.2019

İSTEMİN ÖZETİ: Dava, davacı vekili tarafından, çiftçilik faaliyetinde bulunan davacıya 2014 ila 2017 yılları arasında yapılan tarımsal destekleme ödemeleri üzerinden kesilen gelir (stopaj) vergilerinin vergilendirme hatası kapsamında olduğundan bahisle iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun zımnen reddine dair işlemin iptali ile yapılan kesintilerin yasal faizi ile birlikte iadesi istemiyle açılmıştır.

Şanlıurfa Vergi Mahkemesi, 20/09/2019 tarih ve E:2019/488, K:2019/1795 Sayılı kararı ile; hukuki bir sorun teşkil eden, yasa hükümlerinin yorumu sonucunda çözümlenebilecek nitelikte olan uyuşmazlıkta, dava konusu tarımsal destekleme ödemeleri üzerinden kesilen gelir vergisinin iadesi istemiyle yapılan düzeltme-şikayet başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.

Davacı vekili; somut olayda açık vergi hatası bulunduğu, doğrudan gelir desteği için tevkifat oranının %0 olarak belirlendiği, müvekkiline de bu kapsamda ödeme yapıldığı ileri sürülerek kararın kaldırılması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi Birinci Vergi Dava Dairesi'nce, dosyadaki tüm bilgi ve belgeler, 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45.maddesi uyarınca incelenerek işin gereği görüşüldü:

KARAR: İstinaf dilekçesinde öne sürülen hususlar; kararın, pamu kanola, yağlı tohum hububat/baklagil, ayçiçeği ve soya fasulyesi desteğine ilişkin ödemelere yönelik olarak verilen kısmının kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

Mazot, gübre, sertifikalı tohum ve toprak analiz desteği ödemelerine ilişkin kısma gelince;

Dosyanın incelenmesinden; davacının, 2014 ila 2017 yıllarında yapılan tarımsal destekleme adı altında yapılan ödemeler üzerinden %4 oranında gelir vergisi kesintisinin yapıldığından bahisle kesintinin iadesi istemiyle yaptığı düzeltme başvurusunun reddi üzerine şikayet başvurusunda bulunduğu, bu başvurusunun ise davalı idarece zımnen reddedildiği anlaşılmaktadır.

213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 116.maddesinde, vergiye müteallik hesaplarda veya vergilendirmede yapılan hatalar yüzünden haksız yere fazla veya eksik vergi istenmesi veya alınması vergi hatası olarak tanımlanmış, aynı Kanun'un 117.maddesinde hesap hataları, 118.maddesinde de vergilendirme hataları kapsamına giren hususlar tanımlanmış, 122.maddesinde mükelleflerin, vergi muamelelerindeki hataların düzeltilmesini vergi dairesinden yazı ile isteyebilecekleri, 124. maddesinde de vergi mahkemesinde dava açma süresi geçtikten sonra yaptıkları düzeltme talepleri reddolunanların şikayet yolu ile Maliye Bakanlığına müracaat edebileceği, bu madde gereğince il özel idare vergileri hakkında valiliğe ve belediye vergileri hakkında belediye başkanlığına müracaat edileceği hüküm altına alınmıştır.

213 Sayılı Kanun'un anılan hükümleri uyarınca; yapılan vergi idarelerince yapılan tahsilatlarda Kanunda belirtilen hatalar kapsamında bir hata bulunduğu takdirde mükellefin başvurusu üzerine düzeltme hükümleri uyarınca bu hatalar düzeltilecek ve gerekirse mükelleflere ödenen tutarların iade edilebilecektir.

193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 53. maddesinde; çiftçilerin elde ettikleri zirai kazançların, bu Kanunun 94. maddesine göre hasılatları üzerinden tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirileceği, aynı Kanun'un anılan 94. maddesinde; kamu idare ve müesseselerinin, iktisadi kamu müesseselerinin, sair kurumların, ticaret şirketlerinin, iş ortaklıklarının, derneklerin, vakıfların, dernek ve vakıfların iktisadi işletmelerinin, kooperatiflerin, yatırım fonu yönetenlerin, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabının, zirai kazançlarını bilanço veya zırai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçilerin aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur oldukları, aynı maddenin 11. bendinde; çiftçilerden satın alınan zirai mahsüller ve hizmetler için yapılan ödemelerden; a) Hayvanlar ve bunların mahsulleri ile kara ve su avcılığı mahsülleri için, b) Diğer zirai mahsuller için, c) Ziraai faaliyet kapsamında ifa edilen hizmetler için, d) Çiftçilere yapılan doğrudan gelir destekli ve alternatif ürün ödemeleri için %25 oranında vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.

03.02.2009 tarihinden yürürlüğe giren 12.01.2009 tarih ve 2009/14592 Sayılı Kararname'nin eki Karar'ın 1/11-a/ii bendinde; 193 Sayılı Kanun'un 94. maddesinde yer alan kazanç ve iratlardan yapılacak vergi tevkifatı oranı; çiftçilerden satın alınan zirai mahsuller ve hizmetler için yapılan ödemelerden, hayvanlar ve bunların mahsulleri ile kara ve su avcılığı mahsulleri için, ticaret borsalarında tescil ettirilerek satın alınanlar dışında kalanlar için %2 olarak, aynı maddenin b/ii bendinde; diğer ziraî mahsuller için, ticaret borsalarında tescil ettirilerek satın alınan zirai mahsuller dışında kalanlar için % 4 olarak belirlenmiş, aynı maddenin (d) bendinde ise; çiftçilere yapılan doğrudan gelir desteği ve alternatif ürün ödemeleri için bu oran %0 olarak takdir edilmiştir.

Anılan mevzuat hükümleri uyarınca; çiftçilere üretilen ürünler yani hasılatları üzerinden sağlanan desteklerden tevkifat yapılacağı açık olup, bu tevkifatın oranları da verilen yetkiye istinaden Bakanlar Kurulu'nca çeşitli tarihlerde ilan edilen kararnameler ile belirlenmektedir. Somut olayda ise çiftçilere yapılan mazot, gübre, sertifikalı tohum ve toprak analizi ödemeleri doğrudan hasılat üzerinden yapılmış bir destek ödemesi olmayıp, zirai faaliyete konu ürünün yetiştirilmesine yardım niteliğine haizdir. Bu şekilde yapılmış yardımlardan da tevkifat yapılacağı yönünde herhangi bir Kanun hükmü bulunmamaktadır.

Bu durumda; üretime yardım niteliğine haiz mazot, gübre, sertifikalı tohum ve toprak analizi ödemeleri üzerinden yapılan tevkifatta Vergi Usul Kanunu'nun 118/3.maddesinde yer alan mevzuda hata hükmü uyarınca hukuka uygunluk, aksi yönde verilen istinafa konu kararda ise bu kısımlar yönünden hukuki isabet bulunmamaktadır.

SONUÇ: Açıklanan nedenlerle; davacı istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, Şanlıurfa Vergi Mahkemesi'nin 20/09/2019 tarih ve E:2019/488, K:2019/1795 Sayılı kararının mazot, gübre, sertifikalı tohum ve toprak analizi desteklerine yönelik ödemelere isabet eden vergiye ilişkin olmak üzere kısmen kaldırılmasına, dava konusu işlemin mazot gübre ve toprak analizi desteklerine yönelik ödemelere isabet eden vergiler yönünden iptali ile söz konusu ödemeler üzerinden yapılan kesintilerin dava açma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesine, kalan kısımlar yönünden ise istinaf başvurusunun reddine aşağıda dökümü yapılan 344,15-TL yargılama giderinin davadaki haklılık oranına göre takdiren 22,00-TL'sının davalı idare tarafından davacıya ödenmesine, Mahkemece ilk kararda hükmedildiğinden kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir edilen 1.512,00 TL vekalet ücretinin davalı idare tarafından davacıya ödenmesine, davalı idare lehine yeniden vekalet ücretine hükmedilmesine gerek bulunmadığına, 44,40-TL istinaf karar harcının davacıdan tahsiline, artan posta avansının Mahkemesince ilgili tarafa iadesine, 2577 Sayılı Kanun'un 45.maddesi uyarınca kesin olmak üzere, 04.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.