Mesajı Okuyun
Old 03-12-2011, 20:40   #226
Av. Nezih Sütçü

 
Varsayılan

İşçi alacakları belirsiz alacak davası yoluyla talep edilebilir mi? Alacak miktarı hakkında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmasının, talep sonucunun belirlenemez olduğu anlamına gelmediği ifade edilmektedir. Bir başka anlatımla her davada karşı tarafın iddia, savunma, ispat ve delillerinin durumuna göre davacının davayı kaybetmesi ya da istediğini elde edememesi ihtimali vardır. Bu ihtimal, alacağın belirsiz olduğu anlamına gelmemektedir. O nedenle de, kıdem, ihbar, fazla çalışma, yıllık ücretli izin alacağı gibi alacaklar için belirsiz alacak veya kısmi dava açılmasının mümkün olmadığı ileri sürülmüştür (PEKCANITEZ, Hakan, Belirsiz Alacak Davası, Ankara, 2011, s. 45-47). Bu görüşlere katılmıyorum. Hak arama özgürlüğü lehine yorum yapılarak sonuca varılmalıdır. Karşı tarafın savunmaları veya kendi delillerinin ispat gücünün zayıflığı nedeniyle alacak miktarını tam ve kesin olarak belirleyemeyen davacı, belirsiz alacak davası açabilmelidir (“Çalışılan sürede kullanılan ve kullanılmayan izinlerle ilgili belgeler işveren nezdinde olduğundan, davacıdan bu süreleri saptayarak alacak miktarını belirlemesini beklemek mümkün değildir”, YHGK 24.3.2004, 9-168/150). Alacağın tam ve kesin belirliliği, brüt yerine netleştirilmiş tutarının dikkate alınması sonucunu doğurur. Bu da karşı tarafın savunmaları ve delilleri ile netleşir. Özellikle, ücretin asgari olarak gösterildiği ve bankaya bu miktarın yatırıldığı ve fakat gerçekte daha yüksek olduğu durumlarda, ücret ve buna bağlı haklar bakımından alacağın belirli olduğu iddia edilemez. Ayrıca kayıt dışı çalışma olgusu vardır. Kadı ki iş davaları hesap bilirkişisine gönderilmeden karara bağlanamamaktadır. Bilirkişiye gönderilmeden karar verilemeyen dosyadaki alacağı belirli saymak hak arama özgürlüğü ile bağdaşmaz. Feragat ile ilgili değerlendirmede doğruluk payınız var. Çünkü bu halde kısmi dava açma şartları bulunmazken, bu davanın açılması sonucunu yaratacak şekilde uygulama yapılmış olmakta, Kanunla yaratılan ayrım ortadan kaldırılmaktadır. O halde belirsiz alacak, tespit davası veya kısmi dava olarak bakılamayacak bir davanın açılması ve bu davanın reddi üzerine yargılama giderlerinden sorumlu olmamak ve davanın reddini engellemek için tek çare, terditli olarak talepte bulunurken, alacağı gerçeğe yakın olarak göstermektir.