Mesajı Okuyun
Old 26-07-2009, 18:22   #23
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan boşanma davasından bağımsız tedbir nafakası/ asgari ücretle çalışan kadın

T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi

Esas: 2008/10244
Karar: 2008/15023
Karar Tarihi: 18.09.2008

ÖZET: Eş için takdir edilen nafakanın çalıştığı dönemde de geçerli olacağı değerlendirilip buna göre çocuklar yönünden de nafaka miktarı hakkaniyet ölçüsünde artırılarak hüküm kurulması gerekir.

(4721 S. K. m. 169)

Dava: Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.

Karar: Davada, davalı kocanın başka bir kadınla karı-koca hayatı yaşadığı, eşine şiddet uyguladığı ileri sürülerek eş ve çocuklar için tedbir nafakası istenilmiş; mahkemece eş için asgari ücretle çalışmaya başladığı tarihe kadar geçerli olmak üzere 150. YTL, çocuklar için 110'ar YTL tedbir nafakasına hükmedilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı tarafın bütün, davacı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir.

Ancak, asgari ücretli olarak çalışmak tedbir nafakası verilmesine engel değildir. Nitekim yerleşik Yargıtay uygulamasına göre de asgari ücret yoksulluğu ortadan kaldırıcı bir gelir düzeyi olarak kabul edilmemiştir. Kaldı ki tedbir nafakasının niteliği, tarafların birlikte olduğu dönemde sürdürülen yaşam düzeyinin, ayrı yaşama halinde de olsun korunmasına yöneliktir.

Somut olayda ilköğretimde okuyan 2 çocuklu bir anne için toplam 370. YTL nafaka miktarı, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve özellikle polis olan davalının 1586. YTL tutarındaki gelirine ve çocukların eğitim seviyesine uygun bulunmamıştır.

Mahkemece, eş için takdir edilen nafakanın çalıştığı dönemde de geçerli olacağı değerlendirilip buna göre çocuklar yönünden de nafaka miktarı hakkaniyet ölçüsünde artırılarak hüküm kurulmalıdır.

Sonuç: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.09.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları