Mesajı Okuyun
Old 13-04-2004, 10:54   #2
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/1157
K. 2003/4467
T. 31.3.2003

• KUSURSUZ EŞ LEHİNE MANEVİ TAZMİNAT ( Boşanmaya Sebebiyet Veren Hadiseler - Şahsi Menfaatlerin Zarara Uğraması )

• YOKSULLUK NAFAKASI ( Boşanma ile Yoksulluğa Düşecek Eş Lehine Hükmedilmesi Gereği )

• TEDBİR NAFAKASI ( Boşanma Davası İle Ayrı Yaşamaya Hak Kazanan Eş Lehine Talep Olmasa Dahi Res'en Hükmolunması Gereği )

• İŞTİRAK NAFAKASI ( Velayeti Anneye Bırakılan Müşterek Çocuklar İçin Takdir Edilmemesinin Usul ve Yasaya Aykırılığı )
4721/m.4, 169, 174, 175, 197

ÖZET : Boşanma davası ile ayrı yaşamaya hak kazanan eş lehine talep olmasa dahi res'en tedbir nafakasına hükmolunmalıdır. Boşanmaya sebebiyet veren hadiseler ile şahsi menfaatleri zarara uğramış kabahatsız kadın veya koca lehine uygun bir manevi tazmina hükmolunması gerekir. Boşanma ile yoksulluğa düşecek kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmolunmaladır.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafakalar ile manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 4722 sayılı kanunun 1.maddesi hükmü de dikkate alındığında olaya 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerinin uygulanması gerekir.

1-Boşanma davası açılmakla eşlerin ayrı yaşama ve nafaka isteme hakkı doğar. ( M.K.m.162/2,137 ). ( 4721 S. TMK. 197 ) Kaldı ki istek olmasa bile davanın devamı süresince gerekli tedbirlerin davaya bakan hakim tarafından kendiliğinden ( resen ) alınması zorunludur. ( M.K.137 ) ( 4721 S. TMK. 169 ) O halde dava tarihinden geçerli olmak üzere, kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.

2-Toplanan delillerden kocanın eşini dövdüğü anlaşılmaktadır.
Medeni kanunun 143/2. maddesi, ( 4721 S. TMK. 174 ) boşanmaya sebebiyet vermiş olan hadiseler, kabahatsiz karı veya kocanın şahsi menfaatlerini ağır bir surette haleldar etmiş ise, hakimin manevi tazminata hükmedebileceğini öngörmüştür. Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda kadının hiçbir kusurunun olmadığı, karşı taraf ise tam kusurlu olup, kişilik haklarına ağır saldırı teşkil etmektedir. O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralı ( MK Md.4 ) dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.

3-Boşanma sonucu kadının yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. Kadın yararına uygun bir yoksulluk nafakası verilmesi gerekir. Açıklanan husus üzerinde durulmaması da yerinde değildir.

4-Velayeti anneye bırakılan müşterek çocuklar için iştirak nafakası takdir edilmemesi de usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 31.03.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

---------------------------------------------------------------------------------
Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankasından alınmıştır. www.kazanci.com.tr
----------------------------------------------------------------------------------

Av.Habibe Yılmaz Kayar
İstanbul Barosu