Mesajı Okuyun
Old 11-06-2007, 12:59   #20
ufukakdemir

 
Varsayılan

konu hakkında 1941 tarihli içtihadı birleştirme kararından bahsedilmiş ve yargıtayın 1941 tarihli ibk kararına uygun kararları konulmuştur. konu ile ilgili yibk in 19/02/1947 t. ve 15 e.1.k sayılı içtihadı birleştirme kararı: aynen şöyle der "konusu altın olan borçların edasında -mislinin piyasada temin ve tedariki olanaklı ise mislen;aksi takdirde bk.83. ve ttk 566 ile 643 maddeleri gereğince vadenin hullulü;vade bulunmayanlarda kanunen muacceliyet kesbettiği tarihlerdeki rayicin esas tutulması gerekir" der.
ttk nın bonaya ilişkin hükümleri dikkate alındığında alına senet bono vasfını taşımaz . çünkü kayıtsız şartsız muayyen bir bedelin ödenmesi şartını koşmuştur.bu durumda elde geçersiz bir bono söz konusu olduğundan adi senet olarak olarak değerlendirilip senette yazan vade tarihindeki rayiç esas alınmak suretiyle ilam sız takip yapılması mümkündür.ki zaten öyle yapmışsınız.
sayın demirezen bence alacak davası açmaktan ziyade söz konusu uyuşmazlığı çözmek icra mahkemesinin görevine de girmediğinden genel mahkmelerde itirazın iptali davası açmanız daha yerinde olurdu.saygılar