Mesajı Okuyun
Old 21-08-2017, 08:53   #7
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan mk_akbas
Önce şerhin kaldırsak sonrasında ortaya fiili el atma ile kamulaştırmasız el atma davası açsak yasal prosedürü tamamlamış olur muyuz?

İlk cevabımda da belirttiğim gibi,sorudaki anlatıma göre idare kamulaştırma bedelini bankaya depo edip mal sahibine tebligat yapmadan taşınmaza el attığı için ortada kamulaştırmasız el atma durumu vardır.(Yalnız burada eski kamulaştırmalarda çoğu kez ilanen tebligat yoluna başvurulduğundan ,müvekkilin bundan haberi olmamakta, araştırınca ortada gazete ilanının bulunduğu ve bedelinde bankaya depo edildiği fakat alınmadığı,hatta 17 mad.nin eski metnine göre idare adına tescil kararı dahi verildiği ortaya çıkmaktadır. Dava açmadan önce bu hususların idareden araştırılması yerinde olur kanısındayım.)

16.05.1956 T. 1/6 sayılı İçtihatı Birleştirme Kararına göre kamulaştırmasız el atmada tapu maliki el koyan kurum aleyhine müdahalenin önlenmesi davası açabileceği gibi, eylemli duruma razı olup, bedel talep edebilir.Burada seçimlik bir hak söz konusudur.

Soru konusu olayda, eğer müdahalenin önlenmesi şıkkı tercih edilmiş olsaydı mal sahibi taşınmazını idereye vermeyip kendisinin mülkiyetinde bırakılmasını isteyeceğinden üzerindeki idare lehine olan şerhinde kaldırılmasını müdahalenin önlenmesi davası içinde talep edebilecek idi. (davaların yığılması HMK m.110)Ya da kamulaştırma tamamlanmamış fakat taşınmaza da el konulmamış olsaydı bu durumda da davacının şerhin kaldırılması davasını açması gerekecek idi.

Fakat bedel davası açılacağı şıkkı tercih edildiğine göre, davacı taşınmazın kendisine iadesini istememekte olup eylemli duruma yani taşınmazın idareye bırakılması durumuna razı olduğunu açıklamış demektir. Bir kişinin mülkiyet hakkı talep etmediği davalı idareye bırakmayı kabul ettiği ve açılacak bedel davası sonucunda idare adına tescil veya terkin edilecek taşınmaz üzerindeki idare lehine olan şerhin kaldırılması talebinde bulunmasında hukuki yararının mevcut olmadığı , aksinin kabulünün davada “çelişkili davranış” yasağına gireceği açıktır.

Diğer yandan: Kam K.7 m.uyarınca konulan şerhin gayesi taşınmazın malikinin belirlenip kamulaştırma işlemlerinin onun üzerinden yürütülmesi, mülkiyet değişikliğinin tapu idaresince idareye bildirilmesinin sağlanması işlemleri ile ilgilidir. M.31/b deki taşınmazın başkasına devir ve temlik yasağı ise mal sahibine yapılacak tebligatla başlamaktadır. Şerhin mülkiyetin idareye geçmesi ile bir ilgisi mevcut değildir. Dolayısı ile şerhin mal sahibinin kamulaştırmasız el atmadan dolayı bedel davası açmasını engelleyici bir foksiyonu bulunmamaktadır.

Ortada bir prosedür sorunu bulunduğuna ,şerhin öncelikle kaldırılmasının açılacak bedel davasının “dava şartı” olduğuna dair de ortada hiçbir ifade veya belirti dahi mevcut değildir. Benim görüşüm ilk cevabımda da belirttiğim gibi ; diğer şartlar oluşmuş ise şerhin kaldırılmasına gerek kalmadan doğrudan bedel davası açılabileceği yolundadır.