Mesajı Okuyun
Old 14-03-2007, 20:24   #46
Hekimbaşı

 
Varsayılan

Sn.YILMAZ,

Avukatlar arasında haksız rekabet filan yaratmak isteyen yok. Çok açık belirttim. Eleme, ayıklama ve yönlendirmeden ibaret bir hizmetten söz ediyoruz. Bunun için profesör olmaya gerek yok. Pratisyen örneğini bunun için verdim. (Pratisyenleri negatif yönden tarif eden ifadenizi de bu arada düzeltmek isterim. Herkes uzman olmak istemeyebilir; böyle bir şart yoktur. Hekimlik fakültenin bitimindeki haliyle de çok tatmin edici ve yeterli bir meslektir.) Avukatlar için de böyle hizmetler vardır ve bu düzenlenebilir. Meslek örgütünüzün işi sadece serbest avukatlık yapacaklara taban ücret baskısı yapmak değildir; toplumun gereksinimlerine de yanıt aramalıdır. Kaldı ki, ben serbest avukatlık yapanların taban ücretinin düşürülmesini de önermedim. Bana mı düşmüş? Önerdiğim, meslek örgütünüzün arzuhalciler gibi bir garabeti ortadan kaldırabilmesi için bir yöntemdi. Uygun bulmazsa, örgütünüz bir öneride bulunsun. Lafla peynir gemisi yürümez. Çözüm üretilmesi gerekiyor. Böyle bir pazar oluşmuş ve devam ediyorsa, ona karşı önlem alınması gerekiyor. Peki, neden alınmıyor? Yasa çıkartmak, takibe uğratmakla bu iş çözülebilir mi sanıyorsunuz? Tabip odaları vaka başına 10 YTL ye üfürükçülük yapan, ama ayda 10.000 YTL den fazla kazananları ortadan kaldırabildi mi? Bu bakış açısıyla kaldıramaz zaten.

Toplumu düşünmek bu mudur? İnsanları bilgisiz, yetkisiz, fırsatçıların eline düşürecek yapıların sürmesine izin vermek midir? Her meslek, toplumun önüne daha iyi, daha kolay, daha ucuz hizmet alma olanağını sunmakla yükümlüdür. Eğer o sunmazsa, sunanlar bulunur. Onu yasakla, bunu yasakla; şuna ceza koy, bunu hapse at ile iş yürümez. Zaten bu nedenle bizim bütün işlerimiz karman çorman, kimin ne olduğu belli değil, mahkemeler de gereksiz işlerden başını kaldıramıyor.

Sözünü ettiğim tarzda bir çözümde 30 YTL ye bütün işler hallolmayacak; ama vatandaş sorunlu işleri için bir avukata gitmesi gerektiğini öğrenecek. Gitmesi gerekmiyorsa da, işini kendi başına halletmiş olacak. Sizin önerdiğiniz nedir yani? Okuma yazması olmayan, sorun çıkacağının farkına varamayacak insanların bu zaaflarından yararlanarak ortada hiçbir sorun olmadığı, ilave hiçbir çaba gerekmediği halde, gelir elde etmek mi? Bunu hiçbir meslek mensubuna yakıştıramam. Lütfen önceki gönderilerde yazdıklarımı yeniden değerlendiriniz. Göreceksiniz ki, söylediklerim gerçeğin ifadesidir; mesleğinizin minimum değeriyle hiçbir ilgisi yoktur. O değeri parayla ölçmek ne kadar mümkündür, onu da bilmiyorum. Nasıl bizler ellemesek ölecek bir insanı yaşama döndürdüğümüzde bunun değeri ölçülemiyorsa, sizler de bir insanı idamdan kurtardığınızda değeri ölçülemez. Ama hayatın da gerçekleri var. Bizler de, sizler de, yaşamak için yeterli bir gelir elde etmek zorundayız. Toplumun gereksinimleriyle söz konusu gelir arasındaki dengeyi sağlamak da meslek örgütlerinin görevi. Eğer meslek örgütü bunu cehaletten alınan haraç biçiminde değerlendirirse, hiçbir yere varılamaz.

Saygılarımla,