Mesajı Okuyun
Old 23-06-2006, 15:24   #11
Av.AygülKat

 
Varsayılan

1- bence, öncelikle, "hüküm ayakta dinlenir" diyen söz konusu fıkra kaldırılsın. bu kadar şekli şeylerle uğraşmaya ne gerek var!? ayakta dinlemenin, mahkum olana veya beraat edene ne tarz bir artısı veya eksisi olacak ki!(tamam, "mahkeme kararına saygı duyuyorum" anlamındadır.
ama "mahkemenin verdiği karara saygı duyuyorum"u böyle sembolik birşeyle ifade etmek zorunda mıyız illa!?
( şekilcilik lafı geçmişken; özel hukukta da ceza hukukunda olduğu gibi, önemli olan şekli gerçek değil, maddi gerçek olmalı bence. bu "süreler", "ilk itiraz"dı vesaireler yüzünden yaşanan hak kayıpları olmamalı, diye düşünüyorum.)

2-madem kaldırılmayacak, kanunun maddesi "herkes" demekte ve bu herkesin istisnasını da belirlememektedir. istisnaları kendimiz belirleyemeyeceğimize göre ve hükümet gerekçesinin bağlayıcılığı olmayacağına göre, "herkes" ayağa kalkmalıdır.(çünkü, hükümet gerekçesini kanun metnine dahilmiş gibi uygulamak öncelikle o kanuna aykırılıktır,diye düşünüyorum)

3- ayakta dinleme olayına ayrıca(ve sadece) savcılar dahil edilecek olursa, görüntüyü gözünüzde bir canlandırır mısınız? 3 hakim oturuyor, savcı ve mahkeme karşısındaki herkes ayakta, marangoz hatası denilen olaydan dolayı garip ve alışmanın zaman alacağı bir sahne olacak. çünkü mesela ben savcı olsam, gururum incinir. o yüzden, bir düzenleme yapılacaksa eğer, mantığı ve açıklaması iyi belirlenmeli, savcıların da içine sinen bir düzenleme olmalı. zira savcıların incitilmiş olmasının bana da, bir başkasına da bir faydası olmayacaktır, diye düşünüyorum.

takdiri siz değerli meslektaşlara bırakıyorum.

sevgiler...